Related discussions

nills Discussion started by nills 14 years ago

 Sevgili dostlar, sizler için pek çok yeni konumuz var ki bunlar üzerinde mutlaka uzun uzun düşünmeli ve hayatınıza adapte etmelisiniz, yani yapmanız gereken üzerinde düşünmek, almanız gerekeni almak, özümsemek ve uygulamak.

           Sizler artık yenidünyanın içinde yaşamaktasınız ve bu dünya sizi şaşırtmakta, yormakta ve hızına yetişmekte güçlük çekmektesiniz. Çünkü hala eski dünyaya göre düşünmekte, irdelemekte, analiz etmekte, yorumlamakta ve vakit kaybetmektesiniz. Yapmanız gerekenin sadece yaşamak ve bir sonraki adıma geçerken bir önceki yaşadığınızı hazmetmek olduğunu söylemiştik. Bunu yapabilmeniz için de zaman kaybetmemelisiniz, analiz ve yorumlarla ve başkalarının deneyimleri ile. Anlamanız gereken sadece ve sadece kendiniz olmalı. Bırakın, başkaları kendilerini anlasın, onları anlamaya çalışmakla vakit kaybetmeyin. Ama hayattan ve çevrenizden kopup inzivaya çekilmenizden de bahsetmiyoruz. Hayatı yaşarken tam da içinde dolu dolu yaşarken hem de... Ve herkesle dolu dolu paylaşırken hayatı... Deneyimlemeniz gereken sadece kendinizsiniz ve kendi duygu – düşünceleriniz... Başkalarının duygu-düşünce ve tepkileri ile vakit kaybetmeyin. Birlikte yaşayın birlikte paylaşın ama sadece kendi duygu-düşünce-deneyimlerinize odaklanın. Herkes sadece kendi içine odaklansa zaten dünya da olması gereken huzura kavuşur.

           Sevgili dostlar, bunlar sizi şaşırtmasın ama şimdi paylaşacaklarımız sizler için çok basit ve önemsemediğiniz kavramlar, biliyoruz... Ama bir şeyi daha biliyoruz ki bu önemsemediğiniz ve uygulamadığınız kavramlar aslında hayatın özü ve yaşamın püf noktaları... Hep sevmekten bahsediyoruz, saygıdan ve paylaşmaktan bahsediyoruz ve sizler bunu deniyorsunuz ama başlangıç noktanız yanlış... Dışarıdan başlıyorsunuz... Dışarıdan çevrenizden başlayarak gene kendinizi unutuyorsunuz... oysa yapmanız gerekenin kendinizden başlamanız, önce kendinizi her halinizle, tüm kusurlarınızla sevmeniz ve kabul etmeniz olduğunu biliyorsunuz ancak uygulamıyorsunuz..

           Lütfen artık kendinizi sevin ve sarın... önce kendinizle paylaşın... Sevginizle coşun, huzurunuzla derinleşin ve mutluluğunuzla paylaşın... kendi içinizi doldurmadan kimseye bir şey veremezsiniz ve çevrenize yararlı olamazsınız... Lütfen kendi içinizdeki sizi keşfedin ve sevin onu, kutsayın ve paylaşın korkusuzca... Savunmasızca... göreceksiniz ki kendi içinizdeki gerçek siz sevginiz ile güçlenecek ve savunma kalelerinize gerek kalmayacak çünkü çevrenize yansıtacağınız içinizden taşan gerçek sevgi olacak, olması gerektiğini düşündüğünüz ama gerçek olmayan sevginiz değil... Yüreğinizin derinlerinden gelen; hiçbir koşula, şarta, güvensizliğe gerek duymayan gerçek sevginiz olacak... Gerçek sevginiz her koşulda hoş görür ve güvenir ve yanılmaz... Gerçek sevginizin içinde denge vardır ve bu denge doğal, olması gereken haldir, siz ayırt etmezsiniz dozunu, o zaten bilir ölçüsünü... Gerçek sevgide kalmalı gerçek sevginizle yansımalısınız çevrenize, bunu yapabilmek için de önce kendinizi tüm kusurlarınız ile, tüm defolarınız ile kabul etmeli ve sevmeli, sarmalısınız...

           Gerçek olmayan hemen kaybolur gider hiç iz bırakmaz ve savunmasızdır. Oysa gerçek olan coşkuludur ve ölümsüzdür. Tüm duygu ve düşüncelerinizde gerçek olmalısınız. Üzüntünüz de mutluğunuz da gerçek olmalı, tevazunuz da... Üzüntünüzü, mutluluğunuzu saklamanız değildir tevazuu... Paylaşmak ama paylaşırken de dengede kalabilmektir tevazuu... 

           Hep diyoruz ya hoşgörülü, alçakgönüllü olun ve başkalarını onurlandırmayı da ihmal etmeyin diye... Bunu başarabilmek için önce kendi içinizde kendinize hoşgörülü olmalısınız ve alçakgönüllülükle dengede kalarak paylaşmalısınız ve başkalarını takdir etmeyi unutmamalı, kendinizi takdir etmeyi de ihmal etmemelisiniz. 17.10.2007