pınar Discussion started by pınar 14 years ago

GÜÇLERİ KULLANMA KLAVUZU

 

Öncelikle bu bölümü açarken bir çok kişinin temel bilgilerden yoksun olduğunu gördüğümü belirtmek isterim.Bu yola girmiş, bu konuda merak sahibi kişilerin belirli bir temel bilgiyle donanması gerekir.

Sıfırdan bu yola girmiş,yani güçlerini açığa çıkarmak isteyen,hayatı boyunca başarılı olmak isteyen,insan ilişkilerinde başarılı olmak isteyen ve tüm psişik yetenekleri yapabilme arzusundaki kişilerin aşağıdaki sıralamayı bir basamak bile atlamadan takip etmeleri ve uygumaları gerekmektedir.


1)Meditasyon
2)Farkındalık
3)Quantum Düşünme
4)Quantum Olumlama
5)Quantum Sıçrama
6)Yaratıcılık
7)Başarı
8)Kineziler
9)Astral Seyahat
10)Durugörü

bu başlıkları tek tek size kısaca basit olarka anlatmaya çalışacağım.
Fakat okumanız gereken bazı kitaplar olacak.Hedefimiz psişik güçlerimizi kullanabilmek ise dünya klasikleri okumayacağız elbette.

Bu kitaplar;

Eckhart Tolle - Şimdinin Gücü (Akaşa yayınevi)(ilk okunması gereken kitap)

Echkart Tolle - Şimdinin Gücü Uygulamaları (Akaşa yayınevi)

Eckhart Tolle - Varolmanın Gücü (Koridor yayınevi)
Eckhart Tolle - Dinginliğin Gücü (Akaşa yayınevi) (son okunması gereken kitap)

R.Şanal - Kuantum ve Kur'an (islamiyet ile bağlantısını merak edenler için)

 

Bu temel bilgiler hayatımızın her safhasında bizi başarıya iletecektir. Quantum düşünce tekniklerini bilen birisi hem işinde , hem ilişkilerinde hem de eğitim ve öğretiminde belirgin bir şekilde başarısını attıracaktır.

-Para kazanmak mı istiyorsun
-Başarılı bir öğrenci olmak mı
-büyük bir sanatçımı
-ya da güçlerini mi kullanmak istiyorsun

bütün bunlar için bir temel eğitim var.ve hayatımızın her aşamasında yapmamız gereken basit egzersizler.

Güçlerle ilgilenmek bu güçlerde uzmanlaşmak istiyorsak oturup roman okuyacak halimiz yok.Bunun da kitapları var mantığı var.Artık sıradan insanlar olmamayı düşünüyorsak sıradan kitaplar okumayacağız.

Meditasyonu bilmeyenler hiçbir psişik etkinlikte başarılı olamazlar.Bu temellerin üzerine meditasyonu koyup kendimizi geliştirirsek astral seyahat,durugörü vb olguların aslında çok basit olduğunu görürüz.


Temel olarak düşünce yapımızı değiştirmeli ve hayata farklı bir pencereden bakmayı bilmeliyiz. Pozitif düşünmenin zevkini yaşamalıyız.Bir örnekle açıklayacak olursak “ben kısa boylu bir sevgili istemem” diyen birisi kısa boylu bir sevgiliye sahip olur.Ama “ben uzun boylu bir sevgili istiyorum” diyen birisi uzun boylu bir sevgiliye sahip olur.

Einstein ve Edison ‘ un yazılarına bakarsanız hepsinin bu metodları bildiğini ve açık açık Edison’un ampülü bulduğunda “Sırrı biliyorum ama size söylemeyeceğim” dediğini göreceksiniz. Bu durum aslında yukarıda anlattığım şeyden ibaret.Sadece olumlu düşünmek.

Tabi bu o kadar basit değil. Kendimizi zorlayarak başarabileceğimiz bir olgu değil. Bunun belirli bir süreci var ve 5-6 ay kadar bir süreyle telkin ve eğitime dayalı.Bu telkinlere “Olumlama” denilmekte.

Einstein , izafet teoreminde bir kare çizmiş ve karenin iki köşesinin arasındaki en kısa uzaklığın karenin köşegeni olmadığını,kareyi iki köşesinden çapraz katlayarak iki köşe noktasını üst üste getirerek birbirine değdirmiş ve en kısa mesafe budur demiştir.Buradan anlaşılacak şey uzay boşluğuna uyarlanırsa quantum fiziğinin tanımı ortaya çıkmaktadır.Zaman 4. Boyuttur ve her şey şu anda yaşanmaktadır. Geçmiş ve gelecek yoktur.Carpe Diem (Anı Yaşa) mantığının altında da bu düşünce yatmaktadır.

Eğer bu gerçekliğin farkına varırsak yani yaşanan her olayın şimdi olduğunu anlarsak bizlerde birer Einstein , Edison olabiliriz.Dejavu’nun ne olduğunu şimdi daha iyi anlıyor olmalısınız.Bu olayı daha önce görmüştüm diyoruz.Aslında tüm olaylar şimdi oluyor zaten.

Biz kaderimizi kendimiz seçeriz.Bu seçimlerde beynimizin gönderdiği sinyallerle olur.Her olumlu sinyal bir quantum noktasında kendini bulur ve kaderimiz o yola girer.Bu durum Kuran’ı Kerim ‘de de aynen bu şekilde anlatılmaktadır.R.Şanal’ın “Kuantum ve Kuran” adlı kitabında Kur’an , incil ve tevrattaki ayetleri gördüğünüzde şaşkınlığınızı gizleyemeyeceksiniz.Kadercilik aslında bambaşka birşeydir. İslamiyetteki “Allah herşeyi bilir” önermesinin mantığının altında da bu sistem yatmaktadır.

Bugün bir çok dinbilimci , imanın şartının 6 değil 5 olduğunu kabul etmektedir ve "Kadere İnanmak" diye bir şart olmadığını savunur. (detaylı bilgi için bkz. Prof.Dr.Mustafa İslamoğlu)

“Buyruğu içinde gemiler yüzsün,lütfettiği şeyleri elde edersiniz ve belki de şükredersiniz diye denizi emrinize veren Allah’tır.O , göklerde ve yerde ne varsa hepsini kendinden bir lütuf olarak emrinize vermiştir.Bütün bunlarda aslında düşünenler için işaretler vardır” (Casiye Suresi 12-13)

“Dileyin verilecektir.Arayın bulacaksınız,kapıyı çalın size açılacaktır,çünkü dileyen alır,arayan bulur,kapı çalınana açılır” (İncil – Luka 11/9)

Düşünmezsek , dilemezsek , aramazsak , kapıyı çalmazsak yerimizde saymaktan başka bir şey elde edemeyiz.Sürüye katılır standart bir hayat yaşarız.

 

Bakınız,anı yaşamak nefesinizi izlemekten ve kendizi izlemek (merkezlenmekten) geçer.Rahat bir şekilde oturduğunuzda bir mum yakın önüne oturun ve sakinleşin.gözleriniz açık şekilde muma bakın.bırakın türlü türlü düşünceler gözünüzün önünden geçsin.düşüncelerinizi izleyin ama düşünmeyin.düşünmemenin yolu da NEFESİNİZİ İZLEMENİZDİR.Muma bakarken nefesinizi burnunuzdan içinize çektiğinizde ciğerlerinize havanın dolduğunu hissedin ve ağızınından nefes verirkende şiddetli bir havanın çıktığını hissedin ve bu şekilde nefesinize odaklanın.bir süre sonra muma bakarken görüntü bulutlanacak ve karnınız (çakra) faaliyete geçecek ve tüm vucudunuz çekilip (merkezlenip) göbek deliğinize doğru karadelik gibi çekileceksiniz.biraz canınız yanacak ama o acı size farkındalığın mutluluğunu verecek.Bu oluşan karadelik sizin enerji topunuzu (psiball) oluşturmaktadır.Bu enerjiyi telekinezi alanında kullanırsanız kağıt döndürme kaşık bükmeyi başarırsınız,bu enerji uyarıcı hapların yarattığı etkiyi yaratır.olduğu zaman hissedeceksiniz.adeta uyuşturucu almış gibi aşırı bir güç sahibi olacaksınız.Bu gücü insan ilişkilerinde kullanırsanız ilişkilerinizde başarı sağlarsınız.Bu enerjiyle ders çalışırsanız bir kez okuduğunuzu anlarsınız.Bu enerjiyi ruhunuzu ayırmada kullanırsanız astral seyahat olur.Kısacası herşeyin temeli bu enerjiye dayalıdır.Bu enerjiye HUZUR denilmektedir.Bu enerjiyi alnınıza çıkardığınızda tabiki tekniklerle , astral seyahat gerçekleşir.hemde 5 dakikanızı bile almaz.Bu enerjiyi bir kez yakalarsanız bir daha kaybetmezsiniz.Hep yanınızda olur.Bu enerji siz merkezlendiğiniz(yukarda anlattım) anda 1 dakika içinde yine göbeğinizde toplanıverir.Artık bir silahınız var.Bu silahı herşeyde kullanabilirsiniz.Olumlu düşünmeyle bu silah birleştirilirse evren her istediğinizi size verecektir.

Lütfen bu yazıyı iyi okuyun.Bundan sonra neden telekinezi yapamıyorum astral seyahat niye olmuyor gibi sorular sormayın.Yukarıda hepsinin mantığının aynı olduğunu temel bir eğitimi olduğunu ve bununda çok basit olduğunu izah etmeye çalıştım.

Ukalalık etmeyin.Ben biliyorum demeyin.Bunları yapın.Bireysel olarak yalnız başınıza.Ve kimseye anlatmayın.sizin özel bir ibadetiniz gibi olsun.

Yolda yürürken kendinize yukardan ilerden geriden farklı açıdan bakmaya çalışın.yürürken ayaklarınıza bakmadan ayaklarınızı görmeyi hissedin.Bu telkinler merkezlenmeyi kolaylaştıracaktır.Klasik müzik veya Kitaro tarzı dinlendirici müzikler dinlemenizi hatta rahatsız olmuyorsanız bwgen tarzı frekans düşürücü programları kullanmazını öneririm.meditasyonu kolaylaştıracaktır.

Aşağıdaki slaytı izleyin:
http://rapidshare.com/files/31107481...mailce.com.rar


Karnında acıyı hisseden çekilmeyi başaranlar deneyimi tamamlamıştır...

Meditasyonla ilgilenen, yapmak isteyen, deneyen bir çok kimse kitap veya değişik makaleler gibi bir bilgi kaynağını alarak veya meditasyon öğrettiğini iddia eden bir yere mesela bir derneğe giderek işe başlar ve bu kişilerin büyük bir çoğunluğu da hayal kırıklığına uğrar. Çünkü konu kendilerine yanlış olarak anlatılır. Yaptığını ve bildiğini iddia eden kişilerin büyük bir çoğunluğu da kendisine "Anlamamış geri zekalı" dedirtmemek için yaparmış gibi, bilirmiş gibi konuşur veya yazar fakat yurdumuzda yayınlanmış ve anlatılmış meditasyon hakkındaki bilgilerin hepsi de eksik veya yanlış.Bu yazıyı kuyanların büyük bir çoğunluğunun da meditasyon denemesi yaptıklarını ve Başarılı olamadıkları için boş verdiklerini, "Ben beceremiyorum" düşüncelerine girdiklerini biliyorum. Aslında meditasyon inanamıyacağınız kadar kolay ve sadece dört beş dakikada ne olduğunu
anlayabileceğiniz, on dakika uğraşırsanız da yapmaya başlayacağınız birşeydir.
Bütün mesele şimdiye kadar, ne olduğunu bilmeyen kişiler tarafından yanlış anlatılmış olmasındadır. Meditasyonu anlatmak ve öğretmek için de ne öyle yüzlerce sayfalık
kitaplara ve ne de saatler ve günlerce süren konuşmalara gerek vardır.

Benim rastladığım hemen hemen her kaynak meditasyon yapmayı anlatmaya başlarken işin esası olarak "Zihninizi durduracaksınız" veya "Zihninizi tamamen boşaltacaksınız"
veya "Hiç bir şey düşünmeyeceksiniz" diye başlıyor. Sonra da bir sürü şey anlatıyorlar. Fakat bu zihni durdurmak, boşaltmak, düşünmemek nasıl olabilir? Nedir? buna değinen
yok. Sanki bu zihin durdurmak, gözlerini kapatmak veya kafayı kaşımak gibi insanın tabii bir işleviymiş gibi bahsediyorlar. İşte Başarısızlıklar da burada başlıyor.Şimdi iddia ediyorum ki "Zihin durmaz!" Bu mümkün değildir. Zihni durdurmak, düşünmemek, boşaltmak ancak bir ölünün beyninde mümkün olabilecek birşeydir.
Hatta ölülerin bile beyin dalgalarının bir süre devam ettiği söylenir. İnsanın veya hayvanın, fiziksel bir beyni olan bir canlının zihni durmaz. Boşalmaz. Meditasyon yapmaya kalkıp da bunu başaracağım diye uğraşan kimselerin de Başarısız olmalarının nedeni bu anlatımdır.

Bu şekilde anlatılmasının da bence tek sebebi o kitapları yazanların, batıdan ya da isterse doğudan olsun, çeviri yaparken olayı böyle anlamalarıdır. Tabii ki yurdumuzda da neyin ne olduğunu anlayan ve uygulayan, uğraşa uğraşa kendisine göre değişik bir yöntem bulmuş olan insanlar vardır fakat bu kişiler kendi deneme yanılma deneyleri ile bir sonuca ulaşmışlardır.Yazılı veya sözlü bir bilgiden faydalanarak bunu başarmış değillerdir.Konunun izahına geçmeden önce meditasyonun neden şart olduğunu ve çalışılması gerektiğini biraz anlatmam gerekiyor.

Değişik meditasyon teknikleri vardır. Bunların hepsini bildiğimi iddia etmem bile saflık olur fakat sonuçta hepsi bir noktada birleşirler. Peki meditasyon nedir, nasıl yapılır?

ZİHNİ SUSTURMAK
Herşeyden önce bilinmesi gereken "Zihni susturmak" kavramıdır.Durup dikkatle kendinizi dinlerseniz farkedersiniz ki, zihninizden devamlı olark bir takım kelimeler,zihinsel sesler geçmektedir.Bu düşünürken,farkında olmadan yaptığımız birşeydir. Birisini dinlerken bile zihin kendisi kelimeler ve cümleler üretmese bile dinlediğimiz konuşmanın bazı sözlerini tekrarlar. Hiç bir söz tekrarlamadığı
zamanlarda bile zihnimizden yerli veya yabancı saçma sapan şarkı sözleri veya müzikler geçer. Bazı zamanlarda da birisi ile yapacağımız ya da yaptığımız bir konuşmayı bilerek veya bilmeyerek zihinsel olarak tekrarlarız. Bu durum zihnin kendi kendisi ile konuşmasıdır. Öyle bir haldir ki, bunu sesli olarak yapsak, yolda, işte, evde böyle ilgisiz şeyler söylesek herkes psikiyatrik tedaviye ihtiyacımız olduğunu düşünür.

İşte "Zİhni susturmak" zihnin bu konuşmasını durdurmaktır. Bunu yapmak çok kolaydır fakat ilk başlarda sadece bir veya iki saniye sürer ve ne kadar zorlarsanız zorlayın,
kontrolünüz nederece güçlü olursa olsun bir an gelir ki, zihinsel sesiniz hiç aklınızda olmayan bazı kelimeler söylemeye, cümleler tekrarlamaya ve hatta küfürler sıralamaya başlamıştır.
Zihninizi susturmayı başardıktan sonra yapılan çalışmalarla bunu bir,iki dakikaya kadar uzatmanız çok kolaylaşır.İşte zihni boşaltmak veya hiç birşey düşünmemekten kastedilen budur.Zihin susturulur fakat durdurulmaz.Zihninizin konuşmasını durdurduğunuz zaman da zihin durmuş olmaz.Gözünüzün önünden bir sürü görüntü geçebilir.Çevrede olan biteni farkedebilir, sesleri duyabilirsiniz.Tabii bu meditasyon amacı ile sessiz bir yerde oturmayıp, yolda yürürken zihninizi susturma denemesi yaptığınız takdirde geçerlidir.Şayet oturduğunuz, rahat bir ortamda zihnizi susturmaya çalışıyorsanız ve gözünüzün önüne olmadık görüntüler geliyorsa, doğru yoldasınız demektir. Bu görüntüler ister resim şeklinde gözünüzün önüne gelen şeyler olsun, ister zihinsel düşünceler olsun hiç farketmeksizin, durdurulamazlar!Zaten amacımız bunları durdurmak da değildir.Bu görüntü fışkırmaları bilinçaltımızın temizlenmesidir.Hatta zaman zaman konsantremizi bozacak kadar ani ve çarpıcı görünümler de olabilir.Merak etmeyin,
çıldırmıyorsunuz ve hayal de görmüyorsunuz.Sadece bilinçaltınızda düğümlenmiş kirliliklerden arınıyorsunuz.