elfida Discussion started by elfida 14 years ago

yaşam deneyimleri, bizim deneyimlerimizden bir hayli değişiktir.. sufiler, kendilerini ilahi birliğin ellerine bırakmış olduklarından, onları yöneten şey artık onların ben merkezci iradeleri değildir. böylelikle de, yaşamı kişisel bir perspektiften değil, çok daha evrensel bir bakış açısından görebilir hale gelmişlerdir. dile getirdikleri fıkraların ve hikayelerin, evrensel beğeniye hitap etmesi de işte tam olarak bundandır. bu fıkralar, bize bilinçli olarak ya da bilinçsizce daha büyük ve kişilik ötesi gerçeklik ile olan mükemmel bağlantımızı hatırlatırlar. bu fıkraların evrensel doğası, bunları bizim adeta zaman ötesi kişisel bilgiler ihtiva eden parçalarımız kılar. bu bizim günlük hayatımız için, hem de top yekün ruhsal evrimimiz için geçerlidir.

rabia ile ilgili anlatılan hikayelerin çoğu, allahın en yakın olduğu düşünülen evliyalara özgü bir özelliği açığa vurur. vasıtasızlık ve tepkilerde uzlaşmaz bir direktlik. rabia, hiçbir zaman kendi etrafında bulunan insanlar arasında, cahil, münzevi, iyi, kötü, masum gibi ayırım ve ayrıcalıklar yapmamıştır. kendi önündeki kişilerin duyarlı noktalarının çevresinde sessizce yürümektense, bu duyarlılıkları kesip atar ve direkt olarak işin özüne yönelir. yirmi yıldır hiçbir günah işlemediği iddia edilen bir genç erkek öğüt almak için geldiğinde ona şu yanıtı verir: "oğlum maalesef zaten senin varlığın, sen hiçbir günahlı eylemde bulunmamış olsan da başlı başına bir günahtır." en yüksek hakikat... bu hakikat tüm peçelerini atmış en sade haline gelmiştir. bu çıplak hakikat, tıpkı gezginin kalbine atılmış bir ok gibidir.

durum şudur: o da boğulan adamın suyun üzerindeki bazı dallara tutunarak boğulmaktan kurtulmasıdır. işte bizim mevcuyiyetimizde, tam olarak suda boğulmamak için sımsıkı tutunduğumuz dallara benzer. bu durum bize nef bir doyum vermesinden ötürü, bizim allahtan ve ilahi birlikten olan ayrılığımızı tanımlayan ikilikçi zihinsel yapımızı aynen devam ettirir. rabianın adamın varlığının başlı başına bir günah olduğunu söylemesinin sebebi işte budur. var olmama halinin ifadesi, bu durumla taban tabana zıttır. bizim birleşmiş ve bütünleşmiş halimize gönderme yapar.   

                                                                                                                                          alıntı