Bağımlı Sevgi ve Aşkla Ayrılığın Anatomisi
Related discussions
- Farkındalık Ve Nefes Çok aydınlatıcı bir yazı paylaşımınız için teşekkürler..
-
KORKULARIN KABULÜ, SEVGİYE DÖNÜŞTÜRME VE OLUMLAMA
paylaştığınız konu çok değerli ama çok uzun 21 gün boyunca bu olumlamaları devam ettirebilmek zor geliyor.
1 reply Posted in Her Telden :)
-
BİLİNÇ ALTI ÇALIŞMASI-DEĞİŞİME GÜVEN
Meraba :) sayfaya yeni üye oldumda bilinçaltı çalışmasının nasıl yapıldığı ile ilgili bir link var mı sayfada ?
1 reply Posted in Her Telden :)
Gözlerinizi kapatırsınız......, hem gerçekte, hem hayalde, mutlusunuzdur. Sevgiye muhtaçlığınız, duygularınız ve sizin aranıza girmiştir. Ne, istediğinizi bilerek hareket edersiniz, ne de ne hissettiğinizi. Önemli olan bir yudum sevgi beklediğiniz, insanın istekleridir, gözlerinin içine bakmaktan haz aldığınız, mutluluk duyduğunuz insanın...
Sadece o vardır, ilgi ve sevgiyi almak için vermek gerek diye öğretilmiştir size, ama ya kendini sevmek, es geçilen asıl odur aslında, kendini, hayatı, Allah’ın bir parçası olarak sevmek.....
Karşınızdaki insandan görmek istediğiniz biraz sevgi, onun bir hareketiyle dünyaları sizin yapar, aslında mutsuzsundur, ama nedenini bilemezsin.
Öyle ya siz sevgi kelebekleri gibi dolaşırken :) eşinizin sizinle ilgilenip ilgilenmediği, sevip sevmediği ne kadar önemli, bazen ani patlamalar olur, sinirlenirsiniz kızarsınız ama çok basit şeylerdir kızdığınız şeyler, büyük durumlarda ise tepkisiz kalırsınız, susarsınız.
Anlam vermezsiniz ne olduğuna neden olduğuna, eşinizin sizi çok sevdiğine inanırsınız, çok mutlu olduğunuza, küçük şeyler mi?, ne olacak canım çözülür... bir kere aşkla, sevgi muhtaçlığıyla kapanan gözler bir daha açılmaz olur, göremezsiniz yeri geldiğin de aldatıldığınızı, önemsenmediğinizi, değer verilmediğinizi.. sizde kendinize değer vermiyorsunuzdur zaten.
Şükürler olsun biz çok iyiyiz, mutluyuz, herşey yolunda ve şükürler eşim bana tahammül ediyor dersiniz. (oda size lütfedilen mükafattır:))
Oysa dilendiğiniz bir parça sevgi, şefkat, size çok büyük mükafat veriliyormuş gibi davrandırır, aynı şekilde hatalarınızda cezasız kalmayacaktır, alamazsınız sevgiden, “sen cezalısın” denir. Geri çevrilirsiniz günlerce....
Psikolojik baslı ile omuzlarınıza tonlarca yük oturur, kalkamazsınız altından, durup durup ağlamalarınız, birikmişlikleriniz başgösterir, ama öncesi öylemidir ya aşkladır sevgiyledir, hayat beraber güzeldir ve hayalller ahh o hayaller...
Zaman böyle geçerken, siz gözünüzü kapatıp mutluluk oyunları oynarken çoktannn vazgeçilen olmuşsunuzdur. Körü körüne aşk bu olsa gerek vazgeçildiğini bile anlamamak, ama yanlışta burdadır aslında. Aşk .....! kendine, Allaha, kuluna hangisine !!!
Aslında hepsine olmalıyken sevgi sen sadece bir kuldan beklemişssindir sevgiyi...
Bir kere vazgeçilmissinizdir, yolu yoktur geri döndürmenin, geceler boyu ağlamalar sesini duymak için aramalar yetersizdir, suçlamalar karşılar sizi ve sevgiden başka herşey, vijdansızca. kendinize acırsınız, dua edersiniz, mutluluğun size gelmesi için türlü yollar denersiniz, okumaya başlarsınız. Bu yolda 13 kilo birden gitmiştir üstünüzden, aylar birbirini kovalar.
Dibi görmeden yukarı çıkılmazmış, en dibi görürsünüz, sakinleştiriciler, ağlama krizleri, bağımlılık nöbetleri gibi özlem nöbetleri çekersiniz.
Çıkmaya başlamadan seslenirsiniz, boş odada yankılanır sesiniz..., yalnız doğduğumuz dünyada yalnız olmak kadar normal birşey yoktur aslında, taki yalnız olmadığımızı farkedene kadar.
Dualar ayakta tutar sizi önce kavuşmak için dua edersiniz, sonra okudukça öğrendikçe, mutluluğunuz huzurunuz için, hayırlısı için..
Hımm birde unutmadan..., dibe vurmadan önce yolda gururunuzu, aşkınızı, bazen kendinizi bırakırsınız.
Yukarı çıkış kendi benliğini bulmak, Sevmeye başlamak, muhtaçlıklarını bitirmek, mutluluk telkinleriyle olur, ne hikmetse eskisinden daha az hasta olursunuz.
Kendinize söylediğiniz “seni seviyorum”lar anlam kazanmaya başlar. Enerjiniz güzelleşir, siz güzelleşirsiniz. Anlarsınız ki kendinizi sevmenizle başlar, Kulunu, hayatı, kainatı ve en başta gerçek anlamda Allah’ı sevmek.
Bundan sonra istekleriniz vardır, hayata karşı arzularınız, duygularınızı yoklayıp ona göre hareket edebilirsiniz, artık “evet” her zaman söylediğiniz bir kelime değildir.
Bir bütünün parçası olduğunuzu anlarsınız, ona göre değer verirsiniz kendinize, anlarsınız kainatta herşeyin bizim için olduğunu ve Allah’ın karşımıza çıkardığı tüm durumların mükemmel mekan ve zamanda yaşandığını öğrenirsiniz.
Bazen onu görünce sekteye uğrar güzel düşünceleriniz, egonuz çıkar, sonuçta sevdiğiniz, aşık olduğunuz adam sizi bırakmıştır, nefret doğar içteki kırgınlıklardan dolayı ve aslında sevmek üzerine daha çok çalışmanız gerektiğini anlarsınız.
Çoğu zamanda, zamanında üzerine hayaller kurduğunuz, çocuğunuz olsun istediğiniz adam, sizi aşağılamaya devam ederken siz durup ona kainatın bir parçası, kendinizden bir parça olduğu için sevginizi gönderirsiniz. Sadece sevmek ve şükür etmek kalır size.
Veeee geldiğiniz noktada öğrendiklerinizle farkedersiniz ki hiç kimse kurban değildir, bu muhtaçlıktan, baskıdan, sevgisizlikten kurtulmayı siz istemissinizdir. Aslında ayrılmayı siz istemişsinizdir, sevdiğiniz adamla yollarınızın ayrılmasına üzülürsünüz........... çokkkk üzülürsünüz onu düşünürken hala içinizden bir şeyler cız eder hala seversiniz onu, ama sonra herşeyin bundan sonra daha iyi olacağına inanırsınız “herşey mükemmel zaman ve mekan sıralaması ile Allah’ın izni ile olur”.