Replies
derya88
Hataların, yanlışlıkların, aşırılıkların da bir hikmeti, bir hayrı olduğuna inanıyor ve hoş görüyor. Kin, nefret, öfke, intikam, hırs vb. olumsuz... Hataların, yanlışlıkların, aşırılıkların da bir hikmeti, bir hayrı olduğuna inanıyor ve hoş görüyor. Kin, nefret, öfke, intikam, hırs vb. olumsuz duygulardan sıyrılarak adeta uçuyor uyanmış insan......hep uyananlardan olalım teşekkürler
Show more
14 years ago
Uyanış nedir sorusunun cevabı herhangi bir kimse için ilkin sabahleyin uykusundan uyanması olarak alınır. Uykudan gün ışığına gözlerini açması gerçekten de bir insanın dar anlamda uyanışıdır. Oysa uyanış, insanın gafletten çıkması, yaşadığı ortamda olup bitenleri bambaşka yüzüyle görmesi, onların nedenleri ve sonuçlan üzerine kendisini daha doğru hazırlaması şeklinde düşünülebilmelidir. Olayları doğru karşılamada olmak ve yeniden olacaklara daha üst ve uygun davranmasını bilmesi uyanışa girmiş olduğunun belirtileri sayılmalıdır.
Geleceği karşılamak, bir anlamda uyanmak oluyor. İnsanın sorumluluk sınırlarını bilmesi ve yaşamı hem kendine hem de etrafındakilere huzurlu etmesi şeklinde görülebilir. Nitekim bu husus doğrudur ve de huzur havasının insan için değerli olan yanı onlarla bir uyuma girmesidir. Ayrıca sorumluluk duygusu da üst yasalarla ahenk içinde olmasını ifade eder.
İnsan bilgilendiği nispette bu uyanışta en büyük etkendir. Vicdan sesi onu daha güçlü edecektir. İç birliğinin sağladığı güvenle büyük işlerin üstesinden gelecek, yaşamın ona yüklediği sorumluluk böylece kolaylıkla açığa çıkacaktır. Yeni yeni sorulan kendine sormaya başlayarak yaşam kalitesini de yükseltme yoluna gidecektir.
Bu yaşamın kendisine yüklediği yaşam nedir, nasıl olmalıdır sorularına karşılık vermek üzere hazır olması derin düşünmesiyle aydınlık kazanacaktır.
Aldığı bilgilerin inancına sahip insan, varlığının bir enerji yumağı olduğunun şuuruna varıyor. Böylece düşük titreşimlerle olabilecek ilişkilerini kontrolde tutarak yüksek titreşimlere uzanıyor. Etrafında olan ama göremediği enerjilerin farkındalığına giriyor. Bütün bu yerlerde uyanabilmesi de gönülce bir davranış sağlayarak yeni ve gerçek şuurlara geçmesine vesile teşkil ediyor.
Uyanmış olan insan; artık yüksek duygulara, yapıcı eylemlere yöneliyor. Ona yeni yeni şuurların getirdiği yüksek bir hazzı yaşayarak ileri bir hizmet anlayışını kazandırıyor.
Uyanmış insanın gerçeğe dönük yaşamı, esas varlık âlemine geçişte ona yön vererek mevcut gücüne kavuşmasına yol açıyor.
Tüm insan kardeşleriyle, özde bir olan yerinin seçilmesiyle o büyük İlâhi Sevgiyi içinde duymaya başlıyor. Renk, cins, yaş, ırk, mevki, rütbe demeden, güzel, çirkin, dürüst, hasta, deli, akıllı, bilgili, bilgisiz gibi ayırımlar yapmadan hepsinin O'nun varettiği kul kardeşler olarak görüp O'nun sevgisinden varolduklarının şuuruyla güçlenmeye ve sevmeye başlıyor.
Hataların, yanlışlıkların, aşırılıkların da bir hikmeti, bir hayrı olduğuna inanıyor ve hoş görüyor. Kin, nefret, öfke, intikam, hırs vb. olumsuz duygulardan sıyrılarak adeta uçuyor uyanmış insan.