Doğum sayısı,saf matematiksel biçimde ,her bir birayin hayat yolunu kapsayan enerji karışımlarını gösterir.Bu yol bizi sadece ileriye doğru götürmez;o bizi yukarı doğru da götürür ve burda tırmanmamız gerken dağı temsil eder.Doğum sayımızın sağ taraftaki sayısı ya da sayıları bu dağın zirvesini gösterir;ana hayat amacımızı. Bu zirveye ulaşabilmek, böylece kişisel kaderimizi gerçekleştirebilmek için soldaki sayılara- onlarla ilişkili sorunlara ve enerjilere – nüfuz etmemiz ve onları halletmemiz gerekir.

Hayat yolculuğumuzu bir dağ yolu olarak görmek bizi önemli bir keşfe götürür.
Hayat amacımız - burda gerçekleştirmek üzere bulunduğumuz şey- kolayca gerçekleşmez.Kişisel tekamülün dağ yolunda hayat amacımızı gerçekleştirmek için çalışırken, hayat amacımızla ilgili yaratıcı bir mücadeleye olumsuz ya da gelişmemişeğilimlerle katılırız.Bir dağ yolunu tırmanmak ve daha yüksek tepelere çıkmak cesaret,kararlılık ve yöneltilmiş çaba gerektirir.

Hayat amacımız zirveyi temsil eder ve doğum sayımız da yolu gösterir.Ancak potansiyelimizle ne yapacağımız genelde bize bağlıdır.Potansiyelimizi ne derecede gerçekleştireceğimizi yol boyunca karşılaştığımız zorluklara nasıl karşılık verdiğimize bağlıdır.Zaman zaman ,gücümüzü ya da kafamızı toparlayabilmek için yavaşlar ya da durur,sonra yeniden mücadeleye koyuluruz.Bazılarımız ise güvensizlik nedeniyle trmanıştan vazgeçebilirler.Bu seçim bizim işimiz ve hakkımızdır;ama “Ya doğru yap ya da tekrar tekrar yapmak zorunda kalırsın.” sözü hayatlar boyu geçerli olacaktır.

Yoldan çekilemeyiz.Her nereye adım atarsak atalım,yol ayağımızın altında belirir.O kıvrılabilir ya da eğilebilir; ama eninde sonunda bizi yukarı doğru götürür, çünkü tekamül yolculuğumuzun açık çağrısı ve yönü budur.

Bu “bir dağ yolu” benzetmesi ,grçekten özgür iradeye mi sahip olduğumuz , yoksa hayatımızın her nasılsa önceden mukadder mi kılındığı hakkındaki kadim bir paradoksu uzlaştırmamızı sağlar.Doğum anında,hepimize tırmanmamız gereken bir iç dağ verilir,bu kaderin (takdiri ilahinin) gücünü yansıtır.Bu dağa nasıl ve ne kadar zamanda tırmanacağımız ise bize bağlıdır,bu da özgür iradenin gücünü yansıtır.Başka bir deyişle oyun alanı bize verilmiştir;ama oyunu nasıl oynayacağımızı biz seçeriz.Daima seçim gücüne,disiplinine,kararlılığına ve sorumluluğuna sahibizdir.Eğer biz onu öyle kılmazsak, hiçbir yo bir diğerinden daha zor ya da kolay ,daha iyi ya da daha kötü değildir.

Dağımızın zirvesine ulaştığımız zaman,olağanüstü ve şaşırtıcı bir keşifte bulunur ve bunun yolculuğun sonu olmadığını anlarız.Biz burada saadece hayat amacımıza ulaşmak için değil,onu aşmak için de bulunuyoruz.Bir başka deyişle; dağımızın zirvesine ulaştığımız zaman,yukarı çıkmaya devam ederz.