Related discussions
-
DUANIN SIRRI
0 Replies Posted in Her Telden :)
-
Akıl, Yürek ve Ruh Gücü
0 Replies Posted in Her Telden :)
-
ZİHİN GÜCÜ
0 Replies Posted in Her Telden :)
Replies
ambivalentes
"DUA BİZİM İÇİN HİÇBİR MALİYETİ OLMAYAN BEDAVA BİR HEDİYEDİR." çok doğru, teşekkürler.
14 years ago
Loise Redden isimli çok fakir giyimli kadın yüzünde hüzünle bir manava girer. Dükkan sahibine mahcup bir şekilde yaklaşır. Kocasının çok hasta
olduğunu, çalışamaz duruma düştüğünü, yedi çocuğu ile birlikte aç kaldıklarını ve yiyeceğe ihtiyaçları olduğunu söyler..
John Longhouse isimli manav ona ters bir şekilde bakarak derhal
dükkanını terletmesini ister. kadın ailesinin ihtiyaçlarını düşünerek, lütfen efendim der, paramız olur olmaz getirip borcumu ödeyeceğim.
John kendisine bir kredi açamıyacağını çünkü onun eski bir müşterisi olmadığını, kendisinde bir hesabının bulunmadığını söyler.
O sırada dükkanın dışında bekleyen bir müşteri ikisinin arasında
devam eden bu konuşmayı dinlemektedir.
İçeri girerek Johna yaklaşır ve ben o kadının almak istediklerine kefilim der. Ailesinin olan şeyleri ona ver. Bunun üzerine manav çok isteksiz bir şekilde kadına döner ve bir alış veriş listen varmıydı diye sorar.
Louise "Evet efendim " der. " Tamam " der manav. Simdi onu terazinin şu kefesine koy, onun ağırlığınca diğer kefeye istediklerinden koyacağım.! "
Louise bir an duraksar, sonra basını önüne eğer ve çantasını açarak
üzerine bir şeyler karalanmış bir kağıt parçasını çıkartır ve manavın
kendisine gösterdiği kefeye özenle bırakırken başı hala öne eğiktir.
manavın ve diğer müşterinin gözleri terazinin kefesine dikilirken hayretle büyümüştür. Manav müşteriye dönerek , kısık bir
sesle, " İnanamıyorum. "Der. İnanılacak gibi değildir. müşteri
manava gülerken manav çoktan diğer kefeye eline geçeni doldurmaya
başlamıştır ama nafile, diğer kefeyi yerinden bile kıpırdatamamıştır. Terazinin kefesi artık üzerindekileri almayacak kadar doldurduğunda çaresiz
hepsini bir torbaya doldurarak kadına verir.
Şaşkınlıkla üzerinde bir şeyler çiziktirilmis kağıdı eline alır ve okur.
Bir de bakar ki bir alış veriş listesi yoktur. Sadece bir dua yazılıdır.
" Allah' ımm neye ihtiyacım olduğunu sen bilirsin, kendimi senin ellerine teslim ediyorum. "
Manav tas gibi bir sessizliğe bürünmüştür.
Loise kendisine teşekkür ederek dükkandan ayrılır. müşteri Johnun eline bir elli dolarlık tutuştururken, her kurusuna değdi, der. Daha sonra John Longhouse terazisinin kefelerinin kırılmış olduğunu görür. Bu nedenle duanın ne kadar ağır çektiğini sadece Allah bilir.
DUA BİZİM İÇİN HİÇBİR MALİYETİ OLMAYAN BEDAVA BİR HEDİYEDİR.