begumgokce Discussion started by begumgokce 14 years ago

Geleneksel İsmi: Sıkıntı, Sorun Evi

İlişkili Burç: Balık

İlişkili Gezegen: Neptün, Jüpiter

Sınıflandırması: Su, Son, Dişil

Karşıtı : 6. ev

Yönü: Doğu, Güneydoğu

Anahtar Kelimeler: Hapishane, hastane, inziva, kişinin yalnız ve hareketsiz kalmasını sağlayan her şey, insanın içinde kaybolabildiği büyük kuruluşlar, insanın gerçeklerle yüzleşmekten kaçma yöntemleri (alkol, televizyon, bilgisayar oyunu, sürekli uyuma, özlemler gibi), kişinin kendini baltalayan özellikleri, bilinçdışında kalmış, bilinçle teması kesilmiş yönleri, kolektif bilinçdışı, karma, geçmiş hayatlar, kaygılar, bilinmeyenler, fizikötesi ve üstün deneyimler, tinsellik, trans, huşu, arınma, iyileşme ve tedavi yeteneği, aşkın veya yüksek bilinç, aydınlanma, sonsuzluk, sınırsızlık, egonun ölmesi, çözülmek, fedakarlık, merhamet, kabullenicilik, kurban-kurtarıcı rolleri, hayır kuruluşları, tecelli, yapılanmamış, düzenlenmemiş, odaklanmamış bilinç, sırlar ve gizli düşmanlıklar, büyük hayvanlar (fil, at, vb).

 

11.evin sonuna geldiğimizde, yalnızca içinde bulunduğumuz çevre ve toplumla bağlantılı olmadığımızı, tüm insan ırkıyla ve hayatın bütünüyle bağlantılı olduğumuzu akıl yoluyla keşfetmiştik. 12.evde bireysel egonun çözülmesi ve kendimizden daha büyük bir bütünle birleşme süreci hissedilir ve deneyimlenir. Bu zihin yoluyla değil, kalben ve ruhen yaşadığımız bir deneyimdir. Bu evin en üstün deneyimi birlik bilincidir.

 

Derin bir seviyede her birey, en derinindeki doğasının sınırsız ve sonsuz olduğunu sezer. Bu bütünlüğü yeniden hissetmek en büyük ihtiyaç ve özlemimizdir. Ancak, içimizdeki başka bir şey, egonun kendisini koruma arzusu ve ölüm korkusu, bu özlemle mücadele eder. Ego kendisine ait bir yaşam kazanmak için çok savaşmıştır. O halde bundan niçin vazgeçsin?

 

Balık burcunun glifinde, iki balık zıt yönlere doğru yüzmektedir. Bu yüzyüze olduğumuz temel bir çatışmayı sembolize etmektedir: Her insan izolasyon hissinden kurtulmak, bireysel ayrılığını aşmak ister. Aynı zamanda, çözülmekten korkar ve ayrı bir varlık olarak kalmak ister. Bu varoluşsal ikilem, yani hem bütünleşmeyi istemek, hem de korkarak direnmek, 12.evin başlıca zorluğudur.

 

Ego ile özdeşliğin çözülmesi öylesine korkutucudur ki, insanlar kendini aşma ihtiyaçlarını tatmin etmek için alternatif yollar ararlar. Birlikle tekrar bağlantı kurmanın stratejilerinden biri seks ve aşktır. Eğer ben sevilir, sahip olunur ve dahil edilirsem, o zaman ayrılık duygumun ötesine geçebilirim. İkinci bir strateji, güç ve prestiji kullanmakla ilişkilidir. Eğer etki alanımı hep daha fazlaya doğru genişletirsem, hayatın geri kalanıyla bağlantım olur. Alkol ve uyuşturucu kullanımı sınırları ve katılıkları aşmanın diğer bir yoludur. İntihar arzusu ve kendini yok etmeye yönelik diğer çeşitli yollar, çoğu zaman, daha mutluluk dolu bir bütünleşme haline duyulan özlemi gizler. Başka bir strateji, meditasyon, dua ve Tanrı'ya adanma yoluyla kendini aşmaktır.

 

Nasıl yaklaşırsak yaklaşalım, 12.ev bireysel benliğin yapılarını çözer, onları yutar veya şişirir. Bizimle diğerleri arasındaki sınırları bulanıklaştırır. Bu evin güçlü biçimde vurgulanması, net bir kimlik oluşturmakta büyük zorluk yaşayan insanlara işaret edebilir. Çevrelerinde her ne varsa, kimlerle bağlantı içindelerse, onlar tarafından etkilenirler. Kişisel kimlikleri başkaları tarafından dramatik şekilde çarpıtılabilir. Sınırların belirsizleşmesi, nerede bizim başladığımız, nerede diğer insanların sona erdiği konusunda karmaşa yaratabilir. Olumsuz diğer uygulama, kişinin benlik şişmesi sonucu Tanrı'yı oynamasıdır.

 

12.evde somut bir yön ihtiyacı da ortaya çıkabilir. Nasılsa her şey bir olduğuna göre, ne fark eder duygusu olabilir. Belirsizlik hakim olabilir.

 

Güçlü bir 12.ev vurgusu olan bazı insanlar yerküreyi paylaştığımız tüm canlılara büyük bir empati ve merhamet duyabilirler. Çevrelerindeki acıların öylesine farkındadırlar ki, dünyadan tamamen çekilme veya kaçış yolları ararlar. Ya da bu acıyı kendilerininmiş gibi hissettikleri için, kurtarma yolları ararlar. Bu insanlar için başka bir insana zarar vermek, kendi parmaklarından birini kesmekle eşdeğerdir. Bu ev, farklı derecelerde, yardımseveri, onarıcıyı, kurtarıcıyı (kahramanı) veya kurbanı temsil eder.

 

Fedakarlık ve acı çekme, çoğu zaman, egonun yumuşamasına ve ruhsal farkındalığın ortaya çıkmasına hizmet edebilir. "Tanrıyı bulmak için acı çekmem gerekiyor" veya "Kişisel tatmin sunan her şeyden vazgeçmeliyim" gibi düşüncelerin ortaya çıkmasına da neden olabilir. Aslında feda edilmesi gereken, belki de nesnelerin kendisi değil bizim onlara olan bağımlılığımızdır.

 

Kimlik veya tatmin duygumuzu ilişkilerimizden, sahip olduklarımızdan, ideolojilerimizden veya inanç sistemlerinden aldığımız oranda, özümüzün en derin sınırsız doğasıyla bağlantımızı kaybederiz. Bazı insanlar 12.evde arzuladıkları mutluluk duygusunu yakalayamadıkları zaman, 11.ev hayallerini ve dileklerini sorgulamak zorunda kalırlar. Kendilerine nihai mutluluğu sunacağını düşündükleri şey yeterli gelmemiş veya her şeyi kapsamamıştır.

 

Geleneksel olarak 12.ev (4. ve 8. evlerle birlikte), bilinçli farkındalık düzeyimizin altında işleyen, yine de bizim seçimlerimizi,  tavırlarımızı ve hayattaki yönümüzü önemli oranda etkileyen kalıpları, güdüleri, istek ve zorunlulukları gösterir. Bilinçaltı belleğimizde depolanmış geçmişe ait deneyimler, dünyayı görme ve onunla ilişki kurma biçimimizi belirler.

 

Fetüs ana rahmindeyken annenin aldığı fiziksel besinlerin ve hareketlerinin  yanı sıra, onun psikolojisinden de etkilenir. Bu şekilde fetüse aktarılan etkileri 12.evdeki gezegenler ve burçlar açıklar. Örneğin, bu evdeki Pluto annenin hamilelik sırasında travmatik bir sürece katlanmış olduğunu gösterebilir. Çocuk korku duyguları ile doğar, ancak bu tutumun kaynağının bilinçli bir farkındalığına sahip değildir. Yalnızca yaşamın tehlikeli olduğuna ilişkin belli belirsiz bir duygu taşır.

 

Bir çok astrolog, 12.evi, "Karma Evi" olarak kabul eder. Reenkarnasyoncular, ölümsüz insan ruhunun bir mükemmelleştirme ve kaynağa geri dönüş yolculuğunda olduğuna ve bunun tek bir yaşamla başarılamayacağına inanırlar. Şanstan ziyade belirli yasalara göre her yaşam süresinin şartları işler. Her yeni enkarnasyonla, önceki yaşamlarımızdan deneyimlerimizin bir harmanını beraberimizde getiririz. Geliştirilmeyi bekleyen potansiyel kapasitelerimizi de... Önceki enkarnasyonlarımızda harekete geçirdiğimiz konular, bugün karşılaştıklarımızı etkiler. Ruhlarımız, doğmak için belirli bir anı seçer. Çünkü doğum anındaki astrolojik özellikler, gelişimsel sürecimizin ihtiyaç duyduğu deneyimlerle uyumludur. Bu bakımdan, doğum haritamız karmamızı yansıtır. 12.evdeki zorlu görünümler, geçmişten kaynaklanan problem noktalarına ve önceki hayatlarda hatalı kullandığımız ve bu yaşamımızda bilgece ele alınmayı bekleyen enerjilere işaret eder. Bu evdeki olumlu görünümler, bu yaşamımızda bize avantaj sunan kökleşmiş nitelikleri gösterirler.

 

Bazı astrologlar, 12.evi, kendini destekleme ve engelleme evi olarak adlandırırlar. Mars veya Koç burcu buradaysa, bencillik, dürtüsellik veya sabırsızlık geçmişte problem yaratmış olabilir. Bu tür davranışların devamı, bu hayatta çöküşen neden olabilir. Öte yandan, olumlu açılara sahip bir Mars, cesaret, güç ve açık sözlülük gibi, olumlu Mars niteliklerinin geçmişte öğrenilmiş olduğuna ve kişiyi en çok ihtiyaç duyduğu zamanlarda ortaya çıkarak destekleyeceğine işaret eder.

 

12.evdeki bir gezegenin hem olumlu hem de zorlu açıları olması, bu gezegenin veya enerjinin etkisinin bir şekilde dengede olduğuna işaret eder. Sanki bu enerjiyi nasıl ele aldığımız sınanıyormuş gibidir. Eğer onu bilgece kullanırsak, ödüllendiriliriz.  Eğer sert biçimde ifade ediyorsak, sık sık tepemiz atıyorsa, sonuçların da şiddetli ve sert olması olasıdır.

 

İster ana rahminde aldığımız etkilere ister karma ve reenkarnasyon kuramına dayandıralım, 12.evdeki gezegenler ve burçlar, açıkça algılayamadığımız veya hatırlayamadığımız nedenlerden kaynaklanan etkilere ışık tutarlar. Burada Jung'un kolektif bilinçdışı adını verdiği havuza veya belleğe açığızdır: İnsan ırkının tüm zamanlarının tüm deneyimlerini barındıran belleğine... Jung, kolektif bilinçdışını, her bireysel psişenin ön hali olarak tanımlamıştır. Her birimiz, kişisel olarak farkında olduklarımızın çok ötesindeki deneyimlerin kayıtlarını taşıyarak geçmişle bağlantılıyızdır.

 

Kolektif bilinçdışı, salıverilmeyi bekleyen potansiyel enerjilerin de deposudur. Colin Wilson, "Bilinçdışı zihin tüm insanlığın geçmişini içerebilir, fakat aynı zamanda geleceğini de içerir." demiştir. Yani, bilinçdışı zihin, bireyin henüz bağlantı kurmadığı bilgi ve deneyimlerin de kaynağıdır. Bu bağlamda 12. ev, geçmişimize olduğu kadar geleceğimize de ışık tutar. Güçlü 12.ev vurgusuna sahip bazı  insanlar, kolektif bilindışı seviyesinde varolan evrensel, arketipsel ve mitlere ait imgelerin taşıyıcıları ve nakledicileri olarak hizmet ederler. Bazı sanatçılar, yazarlar, besteciler, aktörler, dini liderler, şifacılar, mistikler ve yeniçağ peygamberleri, değişen oranlarda bu krallığa dokunur ve orada neye uyumlanırlarsa ona kanal olarak diğerlerine ilham verirler. 12.evin vurgulandığı bir çok doğum haritası yukarıdaki olguyu doğrulamaktadır: Besteci Debussy'nin duyarlı Venüs'ü 12.evde Aslan'da; William Blake'in imge gücü yüksek, duygulu Ay'ı Yengeç'te bu evde; Şair Byron'ın Jüpiter'i 12.evinde, İkizler burcundaydı. Vizyoner Pierre Teilhard de Chardin'in Güneş'i, Ay'ı, Venüs'ü, Neptün'ü ve Pluto'su 12.evdeydi.

 

12.ev enerjilerinin yalnızca kişisel sonuçlar için kullanılması niyetlenilmemiş gibidir. Buradaki prensibi, yalnızca kendimiz için değil, sanki başkalarının adına da ifade etmemiz istenmektedir. Mars bu evdeyse, başka insanlar için bir savaşta veya davada savaşma rolü üstlenebiliriz. Bu anlamda, Mars'ımızı başkalarına sunarız. Merkür diğer insanların düşüncelerini ifade edebilir, onlar adına sözcülük yapabilir. Mahatma Gandhi, 12.evde Terazi'deki Güneş'iyle, milyonlarca insan için, bir Terazi özelliği olan barış içinde birlikte var olma prensibinin yaşayan bir örneği olmuştur. Hitler'in 12.evindeki Uranüs onu o tarihte kolektif bilinçdışında mevcut ideolojilere istisnai biçimde açık hale getirmişti. 12.evin başlangıcında Yay burcu olan ve yöneticisi Jüpiter yaratıcı ifade evi  5.evde bulunan Bob Dylan, müziği aracılığıyla 1960'ların karşı-kültürünün bir çok eğilimine ilham verip sözcülük yapmıştı.

 

12.ev, aynı zamanda Gizli Düşmanlar Evi olarak da adlandırılır. Bu ifade, bize karşı perde arkasından gizli kapaklı işler çeviren insanlar anlamına gelebileceği gibi, kendi gizli zaaflarımıza ya da bilinçli hedef ve amaçlarımızı gerçekleştirmemizi engelleyen içimizdeki gizli kuvvetlere de işaret edebilir. 12.ev tarafından işaret edilen bilinçdışı dürtüler ve zorlamalar, bizim bilinçli amaçlarımızın başarısının önünde durabilir. Bir örnekle açıklayalım: Bir erkeğin Ay ve Venüs'ü 7.evdeyse diğer bir kişiyle yakın ilişki içinde olmak onun için güçlü bir ihtiyaçtır. Fakat, aynı kişinin Uranüs'ü 12.evdeyse, çok güçlü bir özgürlük ve bağımsızlık arzusuna da sahip demektir. Bu durumda her türlü taahhüt altına alıcı bağı bir şekilde sabote edecektir. O, dürtüsel olarak, evlenmek için engeli olan veya bir nedenle ona karşılık vermek istemeyen kadınlara çekiliyor olabilir. Bilinçli amaçlarla, bilinçdışı arzuları karşı karşıya getiren herhangi bir durumda, kazanan çoğu zaman bilinçdışı olur. Eğer biz içimizdeki dürtülerin farkındaysak, bunları düzenleyip değiştirmek için bir şeyler yapabiliriz. İçimizdeki bazı dürtü ve yönlendirici kalıpların farkında değilsek, bunlar bizi etkileyip kontrol etmenin bir yolunu bulacaktır. Bu nedenle, yoğun çabalarımıza rağmen, bilinçli bir isteğimizin gerçekleşmesi sürekli engelleniyorsa, 12.evi incelemeliyiz.

 

Buraya kadar 12.evin çeşitli anlamlarını inceledik. Bu bilgilerin ışığında, 12.evin sosyal hizmet kurumlarıyla bağlantısını şimdi daha net biçimde görebiliriz. Hastaneler, hapishaneler, bakımevleri, Darülaceze, vb. gibi belirli insanların toplumdan uzak tutulduğu yerler, burada sözü edilen kurumlardır. 12.evinde zorlayıcı vurgular olan bazı kişiler, hayatın sıkıntıları altında parçalanabilir veya yüzeye çıkan güçlü bilinçdışı komplekslerin tuzağına düşebilirler. Sonunda bakılmaya veya kontrol edilmeye muhtaç hale gelebilirler. Diğerleri, toplumsal düzen için tehlikeli görülüp akıl hastanelerine veya hapishanelere kapatılabilirler. Bu durumların her birinde, daha yüksek bir otoritenin iradesi nihai olarak onlara dayatılmıştır. Bu durum 12.evin kendinden daha büyük bir bütüne teslim olma prensibine uygundur. Hastaneye yatırılma ya da bir süreliğine hayattan çekilme, psikolojik ve fiziksel dengeyi yeniden kurmak için gerekli olabilir. Böylece kişi bütünlüğüne tekrar kavuşabilir.

 

12.evde gezegenleri olan kişilerin sosyal hizmet kurumlarında çalışmaları az rastlanır değildir. Kendimizden daha az şanslı olanlara hizmet etmek, 12.evin konusu olan merhamet ve empatinin pratik ifadesidir. İbadet mekanları, hayır vakıfları, yetimhaneler, manastır hayatı, hayatlarını Tanrı'ya veya başkalarının refahına adamaya çağrı hisseden kişileri çeken diğer ortamlardır. Reenkarnasyoncular karmik borçların bu tür iyi niyet ve hizmetle temizlenebileceğine inanırlar.

 

Müze ve kütüphanelerde çalışanlar, arşiv sorumluları da çoğunlukla 12.ev vurgusu güçlü olan kişilerdir. Daha önce değindiğimiz gibi, 12.ev bilinçdışının kolektif deneyimler arşivine erişmeyi sağlar. Bu nedenle bu deponun bekçilerinin 12.ev gezegenlerine sahip olmaları şaşırtıcı olmamalıdır.

 

Psikolog ve istatistikçi olan Gauquelin çiftinin yaptığı araştırma sonuçlarına göre, başarılı sporcuların 12.evlerinde genellikle Mars bulunuyordu. Bilimadamları ve doktorlarda Satürn, yazarlarda Ay, aktörlerde Jüpiter bu evdeydi. Yine bu araştırmanın sonuçlarına göre; 12.evdeki gezegenlerin (9.,6, ve 3. evlerle birlikte) kişinin karakterini ve mesleğini belirlediği görülmektedir. Bu sonuçlar, 1. ve 10. ev vurgularınının önemli olduğunu varsayan bir çok astrolog için şaşırtıcı olmuştur. Bu durumu şöyle açıklayabiliriz: 12.evdeki potansiyeli harekete geçirip dış dünyaya sunmak zorundaysak, o zaman buradaki prensiplere uygun bir kariyer seçebiliriz. Aynı şekilde, 12.ev kolektif atmosferde duyarlı olduğumuz enerjilere işaret ettiğine göre, bizim karakter ve kendimizi ifade yolumuzun bunları yansıtması olasıdır.

 

12.ev, ilahi olanla tekrar bağlantı kurmakla ilişkili olduğundan, bu evdeki gezegenleri veya bu evin yöneticilerini, kendimizi aşmak için birer araç veya yol olarak görmeliyiz. 12.evdeki prensibi mükemmelleştirdikçe sonsuzluğa götüren kapıları birer birer açabiliriz. Bütünleşme ve ölümsüzlük için duyulan derin özlem, ki bu hepimizin içinde vardır, 12.ev gezegenleri vasıtasıyla başarıyı motive eden bir ayartma olur.

 

Son olarak; güçlü bir 12.ev vurgusu, kimlik bulanıklığına, yönsüz hayatlara, kurban durumuna düşmeye, bilinçdışının baskılarına maruz kalmaya, çarpıtılmış bir 'vazgeçmenin değerli olduğu' algısına katkıda bulunabilir. Öte yandan, gerçek empati ve merhameti, egosuz hizmeti, artistik ve bilimsel ilhamı ve en nihayetinde sonsuzla birliği, aydınlanmayı, özgürlüğü ve ölümsüzlüğü olanaklı kılabilir. Kendi bireyliğimizin biricik olduğu algısını kaybetmeden evrensel yanımızla bağlantı kurup onu deneyimler, kabul eder ve onurlandırırsak, 12.evin sularında boğulmadan yüzmeyi başarabiliriz.

 

Başarılı Uygulamaları: Kendini aşmak; yaşamın sıkıntıları karşısında duyulan endişelerden kurtulmak; Tanrı'nın varlığını hissetmek; spiritüel deneyimler; meditasyon; birlik bilinci.; sıkıntı ve engelleri bilgeliğe ulaştıran atlama taşları olarak görmek.

 

Başarısız Uygulamaları: Kişinin kendisini tanımlamasında karmaşa, şüphe ve bulanıklık; gerçeklerden kaçmak; her türlü bağımlılıklar ve bu yolla kendini yok etmek; aşırı duyarlılık; zihinsel dengesizlik; şizofreni; kronik kötü talih; kısır döngüler.

 

12. ev aynı zamanda çeşitli astroloji okullarına ve yaşam alanlarına göre bazı farklı temalara işaret edebilir. Bunlardan bazıları aşağıda  belirtilmiştir:

 

Klasik Astroloji'de:

Kötü Talih Evi.

Geleneksel olarak büyük üzüntüler, dalgalanmalar, engellenme ve hapsedilmeler, infaz, zahmetli işler, tüm bağımlılıklar bu evle ilişkilendirilir. Skandalları, kişisel korkuları ve aileyi kapsayan sırları yönetir.

Uranüs transitleri, genellikle, suçluluk duyguları ve gizli günahların ortaya çıktığı zamanlardır.

Satürn olumsuzlukların ve zorlukların taşıyıcısı olduğu için bu evle uyum sağlar. Ortak yöneticiler Balık burcu ve Venüs'tür. Bu ev, kötü niyetle komşularına zarar veren veya onların aleyhinde bilgi veren kişilerle de ilişkilidir. (Lilly)

 

Medikal Astroloji'de: Özellikle ayakları yönetir.

Genellikle kötü bir sağlığın ve hastalığın göstergesidir.

 

Saat Astrolojisi'nde:  Danışana uygulanır.

Çocuk sahibi olup olamayacağı sorusuyla başvuran bir kadın danışanın haritası incelendiğinde zaten hamile olduğu fakat bunun farkında olmadığı anlaşılır: 12.evinde bulunan ve 5.evin yöneticisi olan Venüs, Ay'a, uzaklaşan bir üçgen açı yapmaktadır.

8.ev, 12.ev  ve Yükselen arasındaki çok olumsuz açılar, danışanın intihara yönelik düşünceleri olduğuna işaret edebilir.

Annenin akrabalarını (10.evden itibaren 3.ev), arkadaşların mali durumunu (11.evden itibaren 2.ev), eşin hastalığını (7.evden itibaren 6.ev), çocukların ölümünü (5.evden itibaren 8.ev) açıklar.

 

Dünyasal Astroloji'de: Hapishane sistemlerini, ıslahevlerini, suçluları, casusları, ülkenin içeride ve dışarıdaki gizli düşmanlarını, yeraltı hareketlerini, gizli toplulukları ve grupları, manastırları ve tüm diğer inziva mekanlarını, sürgün edilen veya hapsedilen kişileri, hastaneleri, barınma evlerini, zayıf olanları yöneten kurumları, toplama kamplarını, köle ve esirleri, evsizleri, yaralıları, sakat ve malülleri tanımlar.

Manastırlar, manastır hayatı bu evin kapsamına girer. Ancak Keşişler ve rahibeler 9.ev altında değerlendirilmelidir.

 

Hukuk Davalarında ve Uzlaşmazlıklarda: Hapsed(il)me evidir. Bu yüzden, bir duruşma haritasında vurgulanmışsa, davalının hapsedileceğine işaret edebilir.

Bir suçun failinin gizli kalacağını gösterebilir.

 

Ticarette: Ticari ilişkilerde, 12.ev vurguluysa, özel dikkat gösterilmelidir. Bilinmeyen faktörler devrede olabilir. Elverişli koşullar gecikebilir veya gizli kalabilir. Bu evle ilgili genel talihsizlik, ticari faaliyetlerin doğasına uymaz.

 

Çeşitli Olaylarda: Çatışmalarda ve talihsiz olaylarda sabotajcıların, olumsuz kadersel etkilerin, bilinmeyen yıkıcı etkenlerin varlığına, talihsiz bir olayda altta yatan nedenlerin ortaya çıkarılamayacağına işaret edebilir.