2012 – 2013 YILLARINDA ZİRVEYE ULAŞACAK OLAN ENERJİ ARTIŞININ İÇERİ DOĞRU KIVRILAN DÖNGÜSÜ
David Wilcock
2 Mart 2002
Dr. S.V. Smelyakov ve Y.Karpenko’nun Maya Takvimi üzerine çalışmaları ile, bu zamanlarda tüm Güneş Sisteminde temel bir enerjisel değişimin gerçekleşmekte olduğunu bilimsel olarak kanıtlamak için tartışılmaz bir kanıta sahip olabiliriz, bu enerjisel değişimler Güneş, Dünya ve diğer gezegenlerdeki bölgesel etkiler ve insanlığın bilinçliliği üzerindeki etkiler arasında çok önemli bir bağlantıyı gösteriyor.
Çok uzak kadim zamanlardan beri, bu kehanet edilen değişikliklerin hepsi, “presesyon” olarak bilinen 25,920 yıllık bir temel döngünün bitişi ile ilişkilendirildi. Bu döngü, Güneşin uzun vadeli aktivitesinde, ayrıca Dünyanın ekseninin dönüşünde görülebilir. 5,125 yıl uzunluğundaki Maya Takvimi döngüsü, presesyonun tam olarak beşte biridir. John Major Jenkins, bu döngünün bitiş tarihi olan 21 Aralık 2012 de, Dünyanın ekseninin uzun vadeli “presesyonal” oryantasyonunun galaksinin merkezi ile mükemmel şekilde hizalandığını gösterdi. Ve şimdi, Dr. Smelyakov ve arkadaşları, “Auric Zaman Ölçeği” başlıklı çalışmalarında bu durumun dramatik yeni kanıtlarını gösterdiler. Şimdi okumakta olduğunuz bu makale, dünya çapında yayınlanan zemin sarsıcı çalışmanın ilk yayınlanmasıdır (çalışmanın kendisinin haricinde), bu çalışma İnternete dayalı metafizik kültürden uzak kaldı, çünkü çok karmaşık, fizik ve matematik eğitimi almamış olanlar tarafından anlaşılması hemen hemen imkansız.
Smelyakov'un keşfi, “phi” veya Altın Oran olarak bilinen oran ile ilgili daha önceki araştırmalarına ve bu oranın aşağıdaki fenomenler ile nasıl ilişkili olduğuna dayanır :
- Biyolojideki tüm temel fenomenler (hücre ve fizyolojik ritimler)
- Botanikteki (bitki bilim) döngüsel olaylar (vegetatif döngüler vs)
- Zoolojideki döngüler (büyükbaş hayvanların sayısı, yakalanan balıkların sayısı, vs)
- Meteorolojik döngüler
- Güneş ve Dünyanın hareketlerinin fiziği
- Finansal pazar aktivitelerinde görülen insan duygusunun iniş çıkışları (Kondratiev döngüsü ve diğerleri)
- Savaşlar ve nüfus seviyeleri gibi tarihteki olaylar
- Suça ait davranışların döngüleri
- Depremler ve diğer doğal afetler
- Ağaç halkalarındaki Karbon – 14 radyasyonunda ani değişim döngüleri
Kutsal geometriyi incelemiş olanlar veya konu ile ilgili kitapları okuyanlar, phi oranının öneminin farkındadırlar, phi’nin değeri 1, 6180339 tür. Bu oran “Diatonic” müzik frekansları arasında ve büyüyen bakteri gruplarının, bitki yaşamının, hayvan yaşamının ve insan bedeninin doğal oranları arasındaki ilişkide kolayca görülebilir. Geometrik olarak çizildiği zaman, sahilde deniz kabuklarında sık sık gördüğümüz klasik spiral şekil olarak ortaya çıkar. Bundan başka, phi’nin öneminin tüm dünyadaki bir çok kadim yapılarda saygın yeri vardır. Oran olarak, genişleme ve büzülme kuvvetlerini mükemmel şekilde dengeler, bu geometrik ve matematiksel olarak gösterilebilir ve müzik ile bağlantısı, onun titreşim davranışının temel bir karakteristiği olduğunu gösterir.
Smelyakov ve diğerleri, phi’nin titreşimlerinin, özündeki harmonik karakteristikler nedeniyle, gerçekte zamanın ve uzayın “dokusu”nda dalgalandığını ileri sürer. Rus bilim adamları uzayın boş olmadığını, enerjisel bir çevre ile dolu olduğunu belirlediler, Nikola Tesla bu çevrenin “katı bedenlere sıvı olarak, ışık ve sıcaklığa katı olarak davrandığını” öne sürdü. Bilinen Evrenin oluşumundan, galaksi oluşumunun anormalliklerine, Güneş Sistemimizin yapısı ve fonksiyonuna ve hatta kuantum fiziği dünyasına, Evrenin gizemleri tek, tutarlı bir modelde biraya getirilebilir, kadim Yunanlılar buna “eter” demişlerdi. Bilinçliliğin, yaşamın ve “psişik” fenomenlerin bir çok gizemleri de etere – dayanan modeller ile açıklanır.
Phi ilişkisi, Güneş Sistemimizin döngülerinde olduğu gibi, Evrende gözlenebilir. Mayaların çok iyi farkında oldukları ve phi’ye dayanan zamanın aralıklarında hareket ettiğimiz Galaksimizdeki enerjinin “dalgacıklarına” sahip olduğumuz görünüyor. Smelyakov, tüm Güneş Sistemimizin , onun “Güneş – Gezegensel Senkronizm” olarak terimlendirdiği birleşik, harmonik bir tarzda işlediğini belirledi, onun değerlerinin hepsi phi oranı ile birbirine bağlıdır. Bu çalışma varsayımsal gezegen “Proserpine” nin tam yörüngesini tahmin etmemizi sağlıyor, 510.9 yıl, ayrıca Güneş Sistemindeki tüm diğer bilinen harmonikler ile güneş aktivitesinin çeşitli döngülerini ve Asteorid Kuşağının hareketlerini birleştirir, aynı döngülerin insan yaşamını ve ekonomik trendin hareketini etkilediği gösterilebilir.
Çeşitli göksel ve dünyaya ait döngüler arasındaki bu bağlantılar, temel bir zaman birimi alarak ve sonra bunu, phi’nin çeşitli üssel kuvvetleri ile genişleterek veya büzerek keşfedilir, burada phi^0 (phi üssü 0), 1 e eşittir; phi^1 klasik oran 1.6180339 dır ve phi^-1 .618 dir. Smelyakov phi’nin çeşitli kuvvetlerini “Auric seriler” olarak adlandırır, ve bu serileri F harfi ile gösterir. Böylece, F aşağıdaki gibi geometrik bir artıştır : F = {…phi^-2, phi^-1, phi^0, phi^1, phi^2, …}, ve bu döngü, hem negatif hem de pozitif yönde potansiyel olarak sonsuza dek genişleyebilir.
Bu Güneş – Gezegensel Senkronizmi eylemde görmek için, Güneş Sistemimizde belli bir döngüyü alarak başlarız ve onu phi^0’da Auric serilerin merkezine koyarız. Bu temel döngü için bir örnek bir Dünya yılını almaktır. Eğer böyle yapsaydık, phi^5 (phi üssü 5) in 11.089 olduğunu keşfederdik, bu değer temel “güneş patlaması döngüsü” için belirlenen 11,07 Dünya yılına çok yakındır. Bu örnek bize, standart 11 – yıllık güneş patlaması döngüsünün, Smelyakov’un Dünyanın yörüngesinin “beşinci phi – harmoniği” dediği şey olduğunu gösterir. Görünür şekilde, çoğu insanlar bu iki döngü arasında herhangi bir bağlantı ummazlardı, çünkü Güneşin ve gezegenlerin “ayrı” oldukları varsayılır. Yeni modelde, Güneş ve gezegenler “eter” ile çok fazla bütünleşmiştir. Bu, Güneş Sistemimizin mucizevi birleşik bir sistem olarak nasıl çalıştığını gösteren bir çok örnekten biridir, ancak “eter”in varlığını dışarıda bırakan ana görüş fizik modellerinde bu bağlantılar görünmez kalır veya bilmezlikten gelinir.
Smelyakov güneş Sisteminde bulunabilen “phi – harmonikleri”nin çoğunun ya Dünyanın 1 yıllık yörüngesine veya 11.07 yıllık temel Güneş patlaması döngüsüne dayandığını açıklar. Bu döngülerin ikisi de merkez nokta olarak kullanılabilir, ve bunlar üzerinde phi’nin harmonikleri hesaplanabilir. Bu yapıldığı zaman, Smelyakov zamanın bu “çekirdek” döngülerinden phi’nin çeşitli kuvvetlerini veya 2 x phi’nin çeşitli kuvvetlerini alarak, Doğada ve ekonomi ile ilgili döngüleri de kapsayan biyolojiden jeolojiye, toplumdaki en çok bilinen temel periyotlara sahip olduğumuzu söyler.
Dr. Smelyakov'un gerçekten Dünyayı – sallayan, Maya Takvimi döngüsünü de kapsayan keşfi yukarıdakine benzer bir işlem ile bulundu, belli bir başlangıç tarihi ile belli bir zaman döngüsü, “zaman aralıkları dizisine” bölündü, bunun içinde phi ile azalan bir süreklilik vardır.” Burada, tüm döngünün, döngü sonunda belli son bir momente azaldığını hatırlamak önemlidir. “Phi” ye dayanan seriler (F) teorik olarak her iki yönde de sonsuza uzanabilse de, süreklilikte üssel olarak azalan seriler ile ilgilendiğinizde, döngü o andaki zamanın daha da küçük aralıklarını temsil ederek tek bir bitiş noktasına yakınsar (yönelir). Deniz kabuğundaki spiralin merkez noktası teorik olarak, kendi içeri doğru kıvrılan “tekrarlamasında” sonsuzdur, yine de deniz kabuğunun spiralinin ucunun nerede olduğunu açık bir şekilde tanımlayabilirsiniz.
O zaman Smelyakov’un yaptığı şey, “Auric Seriler” F’i Maya Takvimi döngüsüne uygulamak idi. Bunu yaparken, sonsuz şekilde – yakınsayan bitiş noktası 21 Aralık 2012 tarihinde kümelendi. Bu bir kez yapıldığında, bu içeriye doğru kıvrılan “phi” döngüsünün gezegenler arası uzayda, göksel nesnelerde ve zamandaki yaşam formlarının davranışında açık etkileri olduğunu görüyoruz – ve bu, Mayaların neden kendi Takvim döngülerinin sonunda “zamanın çökeceği”ni belirttiklerini açıklayabilir. Bu bağlantılar önceden “Zaman Dalgası Sıfır” modelinde Terence McKenna tarafından sezgisel olarak önerildi ve keşfedildi, ancak onun keşiflerinin gerçekte bilimsel olarak sağlam olup olmadığına dair hala tartışmalar var. Smelyakov'un eklemeleri ile, kalan gizemler giderildi ve 2012 – 2013 civarında merkezlenen “içeriye doğru kıvrılan döngünün” temel dayanak noktasını destekleyecek doğrulanabilir model takdim edildi.
Daha önce belirttiğimiz gibi, tipik olarak Smelyakov Dünyanın 1 yıllık yörünge değerini veya 11.07 yıllık Güneş patlaması döngüsü değerini aldı ve sonra bunu diğer döngüleri yerleştirmek için Auric serilerin merkezine [phi^0] koydu. Maya Takvimi ile, aynı işlem uygulandı, istisna olarak Auric seriler için merkezi zaman birimi olarak Maya Takviminin 5,125.3661 yıllık toplam uzunluğunu kullanıldı ve sonra yıllar içinde, phi’nin çeşitli “harmonikleri” hesaplandı. Döngünün orijini olarak genel olarak kabul edilen M.Ö. 6 -13 Ağustos 3113 başlangıç zamanı kullanıldı. Ve gerçekte, Smelyakov bu sistem ile belirlenen döngünün hit – noktalarının her birinde “beklenmedik/sert dünya çapında değişimler” buldu. Smelyakov’un Auric seriler ile ilişkilendirdiği kategorilerin tam seti aşağıdadır :
- Küresel doğal felaketler [Dünya üzerinde] ve Uzaydaki fenomenler [kendi Galaksimizin içindeki yakın yıldızların süpernovaları];
- İnsanlığın Büyük Öğretmenlerinin, ayrıca göze çarpan filozofların ve bilim adamlarının gelişi;
- Takvimlerin yaratılması (Zaman/Uzayı ölçme sistemleri olarak);
- Demografik trendler (dünya trendlerinin göstergesi olarak Çin’in nüfusu ile belirtilir);
- Dünya çapında dini/felsefi sistemlerin ve Devletlerin oluşumu ve etkileşimi.
Bu çalışmanın sonunda, her bir “döngü hit noktasında” gerçekleşen olayları ayrıntılandıran Smelyakov’un çalışmasındaki Tablo 10 dan alınan bu kategorilerin bütünleştirilmesini göreceğiz. Büyük öğretmenlerin, filozofların ve bilimadamlarının gelişi, yeni dinlerin ve felsefi sistemlerin oluşumu ve etkileşimi ile görülen, nüfus üzerine ve insanlığın spiritüel bilinçliliğinin niteliği üzerine etkileri olan felaketsel değişimlerin bir kombinasyonuna sahip olduğumuzu görebiliriz. Böylece, spiritüel bilinçliliğe gösterilebilir bağlantıları olan bir döngünün, yakın geleceğimizde, en büyük enerjisel yoğunlukta bir “Omega Noktası”na yakınsadığı görüldüğü zaman, bu olayın insan bilinçliliğinde büyük bir değişime karşılık geleceğinin zorlayıcı kanıtı olur. O zaman, bunun bir çok spiritüel geleneklerden gelen çeşitli Yükseliş kehanetlerinin harfi harfine gerçekleşmesi olduğu ortaya çıkar.
DEMOGRAFİKLER
Tarih incelemelerinin tam bir geri planını vermek ve nüfus seviyelerinin ve kültür merkezlerinin tam bir medcezirini, göstermek için, Smelyakov Çin için nüfus [demografik] istatistiklerine odaklanır, çünkü onlar 2,000 yıldan fazladır yarıda kesilmemiş olan doğru nüfus sayımı verilerine sahipler. Gerçekte, Çin’deki en önemli demografik değişimlerin hepsinin, Maya Takviminin Auric Serileri ile belirlendiği gibi, oldukça kesin olarak “hit noktalar” etrafında kümelendiğini keşfetti. Auric döngü gelişiminde görüldüğü gibi uygarlığın toplam aşamaları şunları kapsar:
1- Uygarlığın merkezlerinin devam ettirilen yoğunlaşma süreçleri
2 - Yukardaki merkezlerin bazılarındaki yeni kültürlerin kurulmasının göreceli kısa periyotları
3 - “Ebeveyn”lerden ayrılan yeni kültürlerin serpilmesi ve genişlemesi
4 – “Ebeveyn” uygarlıkların hızlı ve beklenmedik bozulması ve zayıflaması veya ortadan kaybolması
Bu etkiler daha önceden iyi – tespit edildiği için, bundan sonraki birkaç yılda sosyo – ekonomik arenalarda “bir çok küresel sürprizler”i bekleyebiliriz. 2003 ve 2008 de ekstrem değişimin iki “çatallanma (iki kola ayrılma) noktası, gezegensel hareketin daha bölgesel döngülerinin incelenmesinden ve Çin’deki en önemli nüfus değişimlerinin istatistiksel olarak tahmin edilen zamanlamasından oluşturulmuştur. Şüphe yok ki, dramatik değişimler Smelyakov’un 1999 daki çalışmasının yayınlanmasından bu yana görüş alanına girmiştir. Onun döngü tahminlerinin doğruluğu Aralık 2000’de, 11 Eylül 2001 tarihini insanlık için “aşırı derecede tehlikeli” bir zaman olarak doğru şekilde belirlediği gerçeği ile daha da güçlendi, ( 16 Eylül tarihini belirtmişti, bu on günlük bir zaman penceresidir), bu 11 Eylül tarihini uçak veya diğer kazalar, ekonomik çöküşler ve savaş ile ilişkilendirmişti. ABD; İsrail ve Afganistanı kapsayan soruna dahil olan uluslar bile, bu kehanete eklenmişti, bundan Mountain Astrologer dergisinde bahsedilmişti.
DEPREMLER
Smelyakov ayrıca Maya takviminin Auric Zaman serileri ve büyük depremler arasındaki ilişkiyi gösterir. 20 nci yüzyıldan önce, ölçüm için Richter ölçeği yoktu ve depremin büyüklüğü sadece ölü sayısı ile ilişkilendirilirdi. Rusya ulusal Deprem Bilgi Merkezi MS 856 dan bugüne kadar olan 21 adet en yıkıcı depremi listeledi ve bu depremlerin hepsi “döngü hit noktaları”ndan biri esnasında gerçekleşti. Daha fazlası, döngünün “içeriye doğru kıvrılan” doğası toplam 21 depremden 9 unun 20 nci yüzyılda gerçekleştiği gerçeği ile görülmektedir. Bu, deprem tahmin ve analizi geleneksel yöntemlerinin terk edilmesi ve daha birleşik “eterik” bakışın göz önüne alınması gerektiğini kuvvetle ileri sürer.
SONUÇ
Dr. Smelyakov ve arkadaşlarının çalışması, doğru anlaşıldığında, Maya Takviminin zamanın lineer bir döngüsü olarak görülmediğini, ayrıca phi üzerine dayanan zamanın üssel “içeriye doğru kıvrılan” döngüsü için odak noktası olarak görüldüğünü gösterir. Araştırmalarımıza dayanarak, bu döngünün, Galaksideki kademeli olarak artan yüksek eterik titreşim alanlarına ilerleyişimizi tasvir ettiğini hissediyoruz. Uzayın “sıfır – noktası enerjisinin” titreşiminin arttığı yeni bir katmana her girişimizde, direkt, dramatik fiziksel etkiler olur.
Bu döngü Dünyadaki en son üç geomanyetik kutup değişimine direkt olarak neden oldu. Dünyadaki hemen her dini öğreti döngü noktalarının biri sırasında ortaya çıktı, bunlar Krishna, Vyasa, Zoroaster, Gautama Buddha, Fu-Si, Lao-Tzu, Konfüçyüs, Pisagor, Plato ve Hristiyanlığı kapsıyor. Hemen hemen tüm bilinen kadim uygarlıklar bu zamanlarda takvimler yarattılar, Çin, Hindistan, İran, Babil, Mısır, Maya vs. ve şimdi Dr. Aleskey Dmitriev’in çalışması ile, ayrıca tüm Güneş Sisteminin gittikçe artan enerjisel yükün işaretlerini gösterdiğini gördük.
Mayaların bu döngüyü kendi Takvimlerine bu kadar açık olarak şifreleyebilmeleri son derece dikkate değerdir, takvimin bağlantıları sadece presesyonun lineer fenomenini göstermez, ayrıca “phi”ye dayanan üssel fenomeni de gösterir, bunun hem maddi planda hem de bilinçlilik arenasında açık enerjisel etkileri vardır. Bu döngünün, Dünyanın presesyona ait pozisyonunun Galaksimizin merkezi ile mükemmel hizalanmada olduğu momente gittikçe artan şiddette ilerlemesi çok daha önemli ve dikkate değerdir.
Jeo – kozmik değişimin etkilerini, kültürel ve spiritüel anlamda insanlığın geniş kapsamlı gelişmesi ile birleştirerek, döngünün titreşim enerjisel hızını 2012 – 2013 “tekilliğine/eşsizliğine” üssel olarak hızlandırmaya devam ettirdiğini görüyoruz, insanın farkındalığında çok daha hızlı artışlar bekleyebiliriz, bu artış bildiğimiz şekli ile “zaman ve uzayın çöktüğü” süreksiz (fasılalı) mega – olaya götürüyor. Bu değişimden korkmak için bir neden olmadığına inanıyoruz, ilerlemekte olduğumuz şey, madde, enerji ve bilinçliliğin temel karakteristiklerindeki değişimdir.
Bu enerjisel değişimler ve Dünya üzerindeki yaşamın tekamülü arasında bir bağlantı vardır. Dr. Vladimir Poponin, Dr. Glen Rein ve diğerlerinin çalışması, DNA mızın gerçekte, şimdi etrafımızda olan uzay – zamanın “titreşimlerinin” yakın karakteristikleri olarak görülen enerjisel bir alan etkisi” olduğunu gösteriyor. Bu dışsal enerjisel değişimler gerçekleşirken, yaşamda da değişimler oluyor – ve bu enerji artışları kritik bir eşiğe ulaştığında, maddenin daha yüksek “titreşim” veya enerji boyutuna dönüşümü olur. Bu inanılması çok zor görünse de, yüksek – yoğunluklu enerjisel alanların varlığında, insanların ortadan kaybolduğu veya görünmez olduğu ve madde üzerindeki diğer anormal etkilerin olduğu bol miktarda durumlar vardır. Bu, Bermuda ve Şeytan Üçgeninde dökümante edilenler gibi “vorteks” etkilerini içerir, ayrıca tornadolar ile ilişkili daha az bilinen anormallikler vardır.
Araştırmalarımızdan, Kadim insanların bu gelen zamanı oldukça iyi bildikleri ortaya çıkıyor, bu zamandan insanlığın Altın Çağının şafağının sökmesi olarak bahsettiler, daha önce asla hayal edilemeyen bir çağ. Gregg Braden’in söylediği gibi, hepimize kollektif bir inisiyasyonu deneyimleme fırsatı veriliyor, burada korkudan çıkma ve güvenme seçimine sahibiz. Bu kehanetler İsa’nın sözlerinde içeriliyor, “Benim bu yaptıklarımı siz de yapacaksınız, daha da büyüklerini yapacaksınız.”
EK
Aşağıdaki liste, Smelyakov ve Karpenko'nun çalışmasından Tablo 10’un tam içeriğidir, Auric Serilere dayanan Maya Takvimindeki her bir noktada kümelenmiş olan çeşitli tipteki olayların tam doğasının ayrıntısını veriyor. Daha ayrıntılı bilgi Smelyakov’un raporunda bulunabilir. Her bir paragraftan önce gördüğümüz rakamlar phi’nin harmonik rakamı ile başlar, 2 den 10 a, bunu o zamanda Çin’deki tahmini nüfus sayısı izler, o zamanlar kaç milyon insanın var olduğunu gösteren bir figür olarak temsil edildi. Üçüncü rakam, Çin nüfus sayımı verilerine dayanan, nüfusun kısa bir süre içinde anında arttığı tam noktayı gösteren yıl olarak değerdir. Dördüncü ve son rakam Auric Zaman Serileri ile hesaplanan döngü hiti için etkin tarihtir. Bazı özel zaman periyotları ve/veya bazı rakamların dahil edilmemesi, hepsi Smelyakov’un raporunda açıklanıyor ve özet olması için bu açıklamaları eklemedik.
TABLO 10 İÇERİĞİ
Table 10. Maya takvimi için Auric Döngülerin Ayrı Devirleri ve bunların Küresel Jeokozmik Fenomen, Demografik Trendler ve Bilinçlilik Gelişimi ile Eşzamanlılığı
-2 3.85 11,434 MÖ 11,446 MÖ
Son buzul çağının bitiş devresi (MÖ 12 nci binyıl) Süpernova Işıltısı; Jeomanyetik değişim (second to the last); değremlerin ve volkanik aktivitenin yoğunlaşması (MÖ XIII-XI ncü binyıllar)
Orta Asya’nın yüzeyinde değişim (MÖ 12 nci binyıl)
-1 6.22 6294 MÖ 6296 MÖ
Süpernova Işıltısı (Flaş); Jeomanyetik değişim (next to the last); çökmüş uranyum konsantrasyonunun büyümesi (MÖ 8 – 7 nci binyıllar)
Zoroaster’in doğumu (MÖ 6194 – Aristo tarafından)
Atlantis’in yıkılış devri (Platon tarafından)
“Dünyanın Yaratılış” Devri (Augustin tarafından)
0 10.07 3113 MÖ 3113 MÖ
Son jeomanyetik değişim (MÖ 3.2 – 2.9 binyıllar)
İlkbahar gündönümündeki Tam Güneş tutulması (MÖ 3306)
Kali Yuga Çağının başlangıcı (yaklaşık MÖ 3100)
Maya Takviminin başlangıcı (MÖ 3113)
Sümer uygarlığının ve Babil’in ortaya çıkışı (yaklaşık MÖ 3000): bu zamanlarda onlara yıldızların yükseliş tabloları verildi (en azından MÖ 2500 den beri), Güneş – Ay takvimini kullandılar
MÖ 3000 periyoduna kadar (MÖ 4000 den itibaren) Mempis’te Sirius’un ufki yükselişi Nil Nehrinin yıllık taşması için “tam” takvim idi.
Krishna, onun çağı ve efsanenin kaydı – MÖ 3000
Vyasa, Vedanta’nın kurucusu (yaklaşık 3100)
Fu – Si (yaklaşık MÖ 2852) ve onun varisleri Doğu Denizine kadar Çin İmparatorluğunu kurdu ve takvim düzenledi, bu takvim daha sonra izleyen yüzyıllarda daha tam olarak geliştirildi; ayrıca, Fu – Si, daha sonra Konfüçyüs zamanında I Ching’e geliştirilen trigramları keşfetti.
Yudistir (MÖ 3101 de öldü) – Indrapresht’in kurucusu, 17 nci yüzyılda Delhi’nin inşa edildiği yer.
1 16.28 1147 MÖ 1146 MÖ
Tektonik aktivitenin önemli yoğunlaşması, çökmüş uranyum konsantrasyonunun büyümesi ile aynı zamana rastlar. (yaklaşık MÖ 1200)
Maya takviminin Altın oranı (sondan başlangıca), MÖ 1155
Truva’nın Düşüşü (MÖ 1194)
Mahabbarata yaradılış çağının sonu ( MÖ 1500 – 1200)
Tibet ve Çin’in Avrupalılar tarafından keşfedilmesi
Demir Çağının başlangıcı (MÖ 1200 – 1180)
Ramses II “şanslı/şanssız” günler Takvimini oluşturdu (MÖ 1314 – 1200)
X 550 MÖ
İnisiye Ustaların ve düşünürlerin Gelişi:
Gautama Buddha (621-544 MÖ)
Tarihi Maitreya (5 nci yüzyıl MÖ), Mahatma, Gautama Buddha’nın halefi
Zoroaster (6 ncı yüzyıl MÖ)
Pisagor (570-496, veya 582-507 MÖ), İnisiye, en çok tanınan mistik filozof
Plato (427-347 MÖ), İnisiye, Hristiyanlık – öncesi çağın en büyük Avrupalı filozofu; Vedanta’nın fikirlerini ve Pisagor kavramlarını yansıttı
Herodot (doğumu yaklaşık MÖ 484), tarihçilerin en doğru olanı, Avrupa tarih biliminin kurucusu
Anaxagor (yaklaşık 500 – 428 MÖ), ünlü İyonyalı filozof; gizli pisagor kavramlarını açığa çıkaranlardan biri.
Anaximander (MÖ 610 – 546), insan varlıklarının tekamülü kavramını ileri süren ilk kişi
Babil’in son düşüşü (MÖ 539), en zengin ülkelerden biri idi ve bilim ve kültürün kalbiydi
Fenikelilerin Afrika etrafında ilk kez yolculuk yapmaları (MÖ 6 ncı yüzyılın ortası) ve orada Güneşin saatin ters yöndeki hareketine şaşırmışlardı.
İran Mısır takvimine benzeyen Zoroastrian takvimi oluşturdu ( MÖ 6 – 5 nci yüzyıllar)
Solon ( MÖ 640 – 560) ilk düzenli Güneş – Ay Yunan takvimini oluşturdu (MÖ 593 te), bu takvim daha sonra Meton tarafından edite edildi (MÖ 432)
Miletli Phales ( MÖ 625 – 547), Güneş tutulmasını keşfetmesiyle kaydedilen Avrupadaki ilk kişi
I Ching’in yaratılması ( MÖ 6 ncı yüzyıl) – Maya Tzolkin’in ikili yapısı (2^6 =64) ile yakından ilişkili olan Çin tarihi ve kültüründeki bir kitap..
(Y) 2 26.35 69 MS (56) 71 MS
Hristiyanlığın ortaya çıkışı; Hristiyanlara yapılan ilk eziyet
Havari Paul
Çin’de Budizm (65); Batıya büyük Çin hareketi
Dünya çapında Yahudi katliamı (65)
Kudüs Tapınağının yıkılması (70)
Vezüv yanardağının patlaması (79)
Hun’ların göçü; Avrasya’daki insanların Büyük göçünün başlangıcı
Sak çağı (78) – 1957’de resmen kabul edilen ulusal Yerli takvimindeki günlerin sayımının başlangıcı
Tian’lı Apollon (doğumu MS 1 nci yüzyılın başlangıcında, yaklaşık 100 yıl yaşadı)
Simon Magus ( 1 nci yüzyıl) – Apollon’dan sonra ikinci ünlü Gnostik ve büyücü, “Büyük Tanrının Kudreti” olarak anılırdı
Claudius Ptolemaeus ( 1 nci yüzyılın sonu – 2 nci yüzyılın ortası) – Kopernik’e kadar astronomide kullanılan jeosantrik sistemin ve Almagestum’un yaratıcısı, hala astrolojide önemli rol oynayan Tetrabiblos’un yazarı
3 42.63 820 MS 823 MS
İran’da depremler 856’da (200,000 kurban) ve 893’te (150,000 kurban)
Maya İmparatorluğunun insanlarının mucizevi ortadan kayboluşu (830)
Kiev’in Rus’unun başlangıcı
(944 MS) Z (944 MS) 1035 MS
Supernova Işıltısı (1054)
Tarihi Quetzalkoatl’un doğumu (Kukulcan) (947)
Igor'un (Kiev'in ünlü dükü) Bizans’a karşı seferberliği (944),
Mahmud’un Hindistan ve Himalaya seferberliğinin başlangıcı (1001-1013)
Tibet - Çin savaşı (1015)
Moğolistan Çinlilerinkine benzer takvim oluşturdu (1027)
4 69.98 1285 MS 1287 MS
1268’de Küçük Asya’da (60,000 kurban) ve 1290 da Çin’de depremler (100,000 kurban)
Japonya’da Zen – Budizmin yayılması ( 13 ncü yüzyıl)
Moğolların Çin, Japonya, Java ve Pencab’ı işgal etmeleri (1276 – 1293)
İngiltere’de Parlamentonun kurulması (1265); Osmanlı İmparatorluğunun başlangıcı (1288), Moskova Prensliği (1276) ve Litvanya Prensliği (1293)
Dünyada kaydedilen en korkunç deprem, Çin, 1556 ( 830,000 ölü)
Mars, Jüpiter ve Satürn’ün büyük kavuşumu sırasında Avrupada ürkütücü veba salgını (1563)
Süpernova Flaşları: 1572 de (Tycho Brahe) ve 1604’te (Kepler)
Avrupa: Rönesansın başlangıcı, kapitalizmin gelişimi, Hristiyanlığın dünyada gelişmesi ve yayılması, 15 – 16 yüzyılın büyük coğrafi keşifleri
Asya: “Hindistan’ın Süleyman’ı” olarak adlandırılan imparator Akbar’ın (1542-1605) Moğol imparatorluğunun gelişmesi
Moskova ve Litvanya Prensliklerinin gelişmesi ve krallıklara dönüşmesi (1547, 1572); Sibirya’nın Ermak tarafından zaptedilmesi (1582)
Vasi katliamı (1560), Fransa’da Protestanların yükselişi (1567), St. Bartholomew’un katledilmesi (1572), Japonya’da dini ayaklanma (1571),
Güneş merkezine bağlı olan dünya görüşünün yayılması : Kopernik (14731543), Tycho Brahe (15461601), Giordano Bruno (15481600), Galileo (1564-1642), Kepler (1571-1630)
Potala Krizi (1717); Mançurya Hanedanı Tibet ülkesini ikinci plana attı (1720)
Rusyanın İmparatorluğa dönüşmesi (1718-1721), ilk genel nüfus sayımı
Paskalya Adasının ve heykellerinin keşfedilmesi (1722) – Lemurya’nın kalıntıları
Bilimler için fizik ve matematik temelin yaratılması : Newton (1643 – 1727)
G.W. Leibnitz (1646-1716)
6 180.60 1749 MS 1752 MS
Çok yıkıcı deprem, tsunami ve tayfun serisi: Hindistan, 1737 (300,000 ölü); Portekiz 1755 (70,000); Italya, 1783 (50,000)
Sanayi devriminin başlaması ve materyalistik bilimin gelişmesi, Avrupa’da feodalizmin ortadan kalkması ve koloni imparatorluklarının oluşumu
Ahmed – Durran’ın Hindistana baskınlarının başlaması, Moğolistan ve Çin’de ayaklanmalar (1747), Java adasında iç savaşlar (1750). Yedi Yıl savaşı, Amerika’da İngiltere – Fransa savaşları, Hindistan; İngiliz birliklerinin saldırısı (1750-1763)
Uranüs’ün keşfedilmesi (1781)
7 292.21 1859 MS 1861 MS
Materyalizm, pragmatik ideoloji ve bilimin zafer çağının başlangıcı
Helena Blavatsky (1831-1889) – Gizli Doktrin’in yayınlanması
Rusya İmparatorluğunda derebeyliğin kaldırılması (1961), Avrupa’daki son derebey,
Bir çok yerde ideolojik ve dinsel zeminde savaşlar, devrimler, ayaklanmalar (1845 – 1875)
Neptün’ün teorik tahmini ve keşfi (1846)
(1901 MS) (1901 MS)
Hem materyal hem de ideolojik kürelerde, üniter (bölünmez) bir sistem olarak dünyanın yeniden organizasyonunun sürekliliği ve hızlanma periyodunu tanımlayan Maya Takviminin 7 – aşamalı Auric yapısı içindeki son tekamül döngüsünün başlangıç dönemi (1901 – 2013)
Çok yıkıcı depremler periyodu
8 427.88 1926 MS 1929 MS
Pluto çağı – nükleer gücün gelişmesini, dünya savaşlarını ve hem materyal kürelerde hem de bilinçlilik alemlerinde dünya çapında felaketlerin sembolü
Bu döngüde Pluto gezegeninin keşfine (1930), direkt olarak yer altı (gizli) krallığının Hakimiyetinin Pluto’nun reaksiyonu eşilk ediyor: 1920 – 1935 periyodu sırasında, 1140 yıllık kayıttaki en yıkıcı 21 depremin 5 ini görüyoruz, yaklaşık 650,000 cana mal oldu. Dünya çapında ekonomik kriz, yaklaşık 50 milyon insanın ölümü ile sonuçlanan dünya savaşı görüyoruz ve dünya toplumunun nükleer savaş tehdidi ile, iki “süper güce” ideolojik bölünmesini görüyoruz.
9 765.08 1968 MS 1971 MS
Depremler : Peru, 1970 (66,000 kurban), Çin, 1976 (255,000 ten 655,000 e); İran, 1990 (50,000)
Bilinçliliğin çöküş devri, öncelikle bu, yaşamın küresel bilgisayara geçirilmesi ile görülür; ayrıca Uzayın keşfi ile görülür (diğer gezegenlere uçuş, uzay istasyonları, uzayın askerileştirilmesi). Sonra, ekolojik ve teknolojik krizleri görüyoruz ve insanın sonuçları gözleme yeteneğini aşan bilgi ve teknolojinin üssel büyümesi problemini görüyoruz; gelişmiş ülkelerde salgınlar (AIDS vs).
Doğu felsefesinin Batı’da yayılması, ve Batılı mantık ve teknolojinin Doğuda yayılması.
[1987 MS] Süpernova Işıldaması SN1987A 1987’de MS
Teknolojik, doğal ve ideolojik felaketlerin yoğunlaşması/şiddetlenmesi : Çernobil Felaketi, kimyasal ve nükleer atıkların kullanımı, atmosferin ısınması problemleri, Pasifiğin platformunda sismik/volkanik yığılma, ozon deliğinin büyümesi vs.
Komünist dünyanın yıkılması. İdeolojik ve dini temellerde dünya çağında süregiden politik ve askeri çekişmeler
10 1238.05 1994 MS 1997 MS
Nüfus “patlaması” ve küresel (doğal, sosyal ve teknolojik) felaketlerin geriplanında “yeni dünya düzeni”nin kurulması, bunların gelişmesi Satürn’ün Boğa burcuna girişi ile şiddetlendi (1 Mart 199)
24 Mart 1999’da Hale – Bopp kuyruklu yıldızı zaman odağında, Avrupada benzeri görülmemiş askeri eylem başlıyor, bu önceden Arnavutluk (1997) ve Kosova’daki (1998) askeri çatışmalar ve ayaklanmalar ile tezahür etmişti.
[Not: Dr. Smelyakov'un en ciddi Hale – Bopp zaman odaklarından birinin 16 Eylül 2001, +/- 5 gün için olmasını işaret etmek önemlidir. Bu veri 2000 kışında The Mountain Astrologer dergisinde yayınlandı. Smelyakov bu periyodu, bir seri aşırı doğa olayları ile ilişkilendirdi ve buna dahil olacak olan ülkelerin ABD, Balkanlar, Orta Avrupa, Moskova, Hindistan, İsrail, Japonya ve Afganistan olacağını öne sürdü. Zihinsel çatışmalarda, politik sorunlarda ve askeri operasyonlarda dikkat çekici sıçramalar olacağını belirtti. Smelyakov’un bahsettiği sıçramalar, hava ve uzay kazaları, yangınlar ve diğer teknoloji ile ilgili felaketler olarak görüldü. Bu tahminleri 2000 yılının kışında yaptı, 16 Eylül tarihlerinin “tehlikeli” olduğunu söyledi.]
2012 – 2013 YILLARINDA ZİRVEYE ULAŞACAK OLAN ENERJİ ARTIŞININ İÇERİ DOĞRU KIVRILAN DÖNGÜSÜ
David Wilcock
2 Mart 2002
Dr. S.V. Smelyakov ve Y.Karpenko’nun Maya Takvimi üzerine çalışmaları ile, bu zamanlarda tüm Güneş Sisteminde temel bir enerjisel değişimin gerçekleşmekte olduğunu bilimsel olarak kanıtlamak için tartışılmaz bir kanıta sahip olabiliriz, bu enerjisel değişimler Güneş, Dünya ve diğer gezegenlerdeki bölgesel etkiler ve insanlığın bilinçliliği üzerindeki etkiler arasında çok önemli bir bağlantıyı gösteriyor.
Çok uzak kadim zamanlardan beri, bu kehanet edilen değişikliklerin hepsi, “presesyon” olarak bilinen 25,920 yıllık bir temel döngünün bitişi ile ilişkilendirildi. Bu döngü, Güneşin uzun vadeli aktivitesinde, ayrıca Dünyanın ekseninin dönüşünde görülebilir. 5,125 yıl uzunluğundaki Maya Takvimi döngüsü, presesyonun tam olarak beşte biridir. John Major Jenkins, bu döngünün bitiş tarihi olan 21 Aralık 2012 de, Dünyanın ekseninin uzun vadeli “presesyonal” oryantasyonunun galaksinin merkezi ile mükemmel şekilde hizalandığını gösterdi. Ve şimdi, Dr. Smelyakov ve arkadaşları, “Auric Zaman Ölçeği” başlıklı çalışmalarında bu durumun dramatik yeni kanıtlarını gösterdiler. Şimdi okumakta olduğunuz bu makale, dünya çapında yayınlanan zemin sarsıcı çalışmanın ilk yayınlanmasıdır (çalışmanın kendisinin haricinde), bu çalışma İnternete dayalı metafizik kültürden uzak kaldı, çünkü çok karmaşık, fizik ve matematik eğitimi almamış olanlar tarafından anlaşılması hemen hemen imkansız.
Smelyakov'un keşfi, “phi” veya Altın Oran olarak bilinen oran ile ilgili daha önceki araştırmalarına ve bu oranın aşağıdaki fenomenler ile nasıl ilişkili olduğuna dayanır :
- Biyolojideki tüm temel fenomenler (hücre ve fizyolojik ritimler)
- Botanikteki (bitki bilim) döngüsel olaylar (vegetatif döngüler vs)
- Zoolojideki döngüler (büyükbaş hayvanların sayısı, yakalanan balıkların sayısı, vs)
- Meteorolojik döngüler
- Güneş ve Dünyanın hareketlerinin fiziği
- Finansal pazar aktivitelerinde görülen insan duygusunun iniş çıkışları (Kondratiev döngüsü ve diğerleri)
- Savaşlar ve nüfus seviyeleri gibi tarihteki olaylar
- Suça ait davranışların döngüleri
- Depremler ve diğer doğal afetler
- Ağaç halkalarındaki Karbon – 14 radyasyonunda ani değişim döngüleri
Kutsal geometriyi incelemiş olanlar veya konu ile ilgili kitapları okuyanlar, phi oranının öneminin farkındadırlar, phi’nin değeri 1, 6180339 tür. Bu oran “Diatonic” müzik frekansları arasında ve büyüyen bakteri gruplarının, bitki yaşamının, hayvan yaşamının ve insan bedeninin doğal oranları arasındaki ilişkide kolayca görülebilir. Geometrik olarak çizildiği zaman, sahilde deniz kabuklarında sık sık gördüğümüz klasik spiral şekil olarak ortaya çıkar. Bundan başka, phi’nin öneminin tüm dünyadaki bir çok kadim yapılarda saygın yeri vardır. Oran olarak, genişleme ve büzülme kuvvetlerini mükemmel şekilde dengeler, bu geometrik ve matematiksel olarak gösterilebilir ve müzik ile bağlantısı, onun titreşim davranışının temel bir karakteristiği olduğunu gösterir.
Smelyakov ve diğerleri, phi’nin titreşimlerinin, özündeki harmonik karakteristikler nedeniyle, gerçekte zamanın ve uzayın “dokusu”nda dalgalandığını ileri sürer. Rus bilim adamları uzayın boş olmadığını, enerjisel bir çevre ile dolu olduğunu belirlediler, Nikola Tesla bu çevrenin “katı bedenlere sıvı olarak, ışık ve sıcaklığa katı olarak davrandığını” öne sürdü. Bilinen Evrenin oluşumundan, galaksi oluşumunun anormalliklerine, Güneş Sistemimizin yapısı ve fonksiyonuna ve hatta kuantum fiziği dünyasına, Evrenin gizemleri tek, tutarlı bir modelde biraya getirilebilir, kadim Yunanlılar buna “eter” demişlerdi. Bilinçliliğin, yaşamın ve “psişik” fenomenlerin bir çok gizemleri de etere – dayanan modeller ile açıklanır.
Phi ilişkisi, Güneş Sistemimizin döngülerinde olduğu gibi, Evrende gözlenebilir. Mayaların çok iyi farkında oldukları ve phi’ye dayanan zamanın aralıklarında hareket ettiğimiz Galaksimizdeki enerjinin “dalgacıklarına” sahip olduğumuz görünüyor. Smelyakov, tüm Güneş Sistemimizin , onun “Güneş – Gezegensel Senkronizm” olarak terimlendirdiği birleşik, harmonik bir tarzda işlediğini belirledi, onun değerlerinin hepsi phi oranı ile birbirine bağlıdır. Bu çalışma varsayımsal gezegen “Proserpine” nin tam yörüngesini tahmin etmemizi sağlıyor, 510.9 yıl, ayrıca Güneş Sistemindeki tüm diğer bilinen harmonikler ile güneş aktivitesinin çeşitli döngülerini ve Asteorid Kuşağının hareketlerini birleştirir, aynı döngülerin insan yaşamını ve ekonomik trendin hareketini etkilediği gösterilebilir.
Çeşitli göksel ve dünyaya ait döngüler arasındaki bu bağlantılar, temel bir zaman birimi alarak ve sonra bunu, phi’nin çeşitli üssel kuvvetleri ile genişleterek veya büzerek keşfedilir, burada phi^0 (phi üssü 0), 1 e eşittir; phi^1 klasik oran 1.6180339 dır ve phi^-1 .618 dir. Smelyakov phi’nin çeşitli kuvvetlerini “Auric seriler” olarak adlandırır, ve bu serileri F harfi ile gösterir. Böylece, F aşağıdaki gibi geometrik bir artıştır : F = {…phi^-2, phi^-1, phi^0, phi^1, phi^2, …}, ve bu döngü, hem negatif hem de pozitif yönde potansiyel olarak sonsuza dek genişleyebilir.
Bu Güneş – Gezegensel Senkronizmi eylemde görmek için, Güneş Sistemimizde belli bir döngüyü alarak başlarız ve onu phi^0’da Auric serilerin merkezine koyarız. Bu temel döngü için bir örnek bir Dünya yılını almaktır. Eğer böyle yapsaydık, phi^5 (phi üssü 5) in 11.089 olduğunu keşfederdik, bu değer temel “güneş patlaması döngüsü” için belirlenen 11,07 Dünya yılına çok yakındır. Bu örnek bize, standart 11 – yıllık güneş patlaması döngüsünün, Smelyakov’un Dünyanın yörüngesinin “beşinci phi – harmoniği” dediği şey olduğunu gösterir. Görünür şekilde, çoğu insanlar bu iki döngü arasında herhangi bir bağlantı ummazlardı, çünkü Güneşin ve gezegenlerin “ayrı” oldukları varsayılır. Yeni modelde, Güneş ve gezegenler “eter” ile çok fazla bütünleşmiştir. Bu, Güneş Sistemimizin mucizevi birleşik bir sistem olarak nasıl çalıştığını gösteren bir çok örnekten biridir, ancak “eter”in varlığını dışarıda bırakan ana görüş fizik modellerinde bu bağlantılar görünmez kalır veya bilmezlikten gelinir.
Smelyakov güneş Sisteminde bulunabilen “phi – harmonikleri”nin çoğunun ya Dünyanın 1 yıllık yörüngesine veya 11.07 yıllık temel Güneş patlaması döngüsüne dayandığını açıklar. Bu döngülerin ikisi de merkez nokta olarak kullanılabilir, ve bunlar üzerinde phi’nin harmonikleri hesaplanabilir. Bu yapıldığı zaman, Smelyakov zamanın bu “çekirdek” döngülerinden phi’nin çeşitli kuvvetlerini veya 2 x phi’nin çeşitli kuvvetlerini alarak, Doğada ve ekonomi ile ilgili döngüleri de kapsayan biyolojiden jeolojiye, toplumdaki en çok bilinen temel periyotlara sahip olduğumuzu söyler.
Dr. Smelyakov'un gerçekten Dünyayı – sallayan, Maya Takvimi döngüsünü de kapsayan keşfi yukarıdakine benzer bir işlem ile bulundu, belli bir başlangıç tarihi ile belli bir zaman döngüsü, “zaman aralıkları dizisine” bölündü, bunun içinde phi ile azalan bir süreklilik vardır.” Burada, tüm döngünün, döngü sonunda belli son bir momente azaldığını hatırlamak önemlidir. “Phi” ye dayanan seriler (F) teorik olarak her iki yönde de sonsuza uzanabilse de, süreklilikte üssel olarak azalan seriler ile ilgilendiğinizde, döngü o andaki zamanın daha da küçük aralıklarını temsil ederek tek bir bitiş noktasına yakınsar (yönelir). Deniz kabuğundaki spiralin merkez noktası teorik olarak, kendi içeri doğru kıvrılan “tekrarlamasında” sonsuzdur, yine de deniz kabuğunun spiralinin ucunun nerede olduğunu açık bir şekilde tanımlayabilirsiniz.
O zaman Smelyakov’un yaptığı şey, “Auric Seriler” F’i Maya Takvimi döngüsüne uygulamak idi. Bunu yaparken, sonsuz şekilde – yakınsayan bitiş noktası 21 Aralık 2012 tarihinde kümelendi. Bu bir kez yapıldığında, bu içeriye doğru kıvrılan “phi” döngüsünün gezegenler arası uzayda, göksel nesnelerde ve zamandaki yaşam formlarının davranışında açık etkileri olduğunu görüyoruz – ve bu, Mayaların neden kendi Takvim döngülerinin sonunda “zamanın çökeceği”ni belirttiklerini açıklayabilir. Bu bağlantılar önceden “Zaman Dalgası Sıfır” modelinde Terence McKenna tarafından sezgisel olarak önerildi ve keşfedildi, ancak onun keşiflerinin gerçekte bilimsel olarak sağlam olup olmadığına dair hala tartışmalar var. Smelyakov'un eklemeleri ile, kalan gizemler giderildi ve 2012 – 2013 civarında merkezlenen “içeriye doğru kıvrılan döngünün” temel dayanak noktasını destekleyecek doğrulanabilir model takdim edildi.
Daha önce belirttiğimiz gibi, tipik olarak Smelyakov Dünyanın 1 yıllık yörünge değerini veya 11.07 yıllık Güneş patlaması döngüsü değerini aldı ve sonra bunu diğer döngüleri yerleştirmek için Auric serilerin merkezine [phi^0] koydu. Maya Takvimi ile, aynı işlem uygulandı, istisna olarak Auric seriler için merkezi zaman birimi olarak Maya Takviminin 5,125.3661 yıllık toplam uzunluğunu kullanıldı ve sonra yıllar içinde, phi’nin çeşitli “harmonikleri” hesaplandı. Döngünün orijini olarak genel olarak kabul edilen M.Ö. 6 -13 Ağustos 3113 başlangıç zamanı kullanıldı. Ve gerçekte, Smelyakov bu sistem ile belirlenen döngünün hit – noktalarının her birinde “beklenmedik/sert dünya çapında değişimler” buldu. Smelyakov’un Auric seriler ile ilişkilendirdiği kategorilerin tam seti aşağıdadır :
- Küresel doğal felaketler [Dünya üzerinde] ve Uzaydaki fenomenler [kendi Galaksimizin içindeki yakın yıldızların süpernovaları];
- İnsanlığın Büyük Öğretmenlerinin, ayrıca göze çarpan filozofların ve bilim adamlarının gelişi;
- Takvimlerin yaratılması (Zaman/Uzayı ölçme sistemleri olarak);
- Demografik trendler (dünya trendlerinin göstergesi olarak Çin’in nüfusu ile belirtilir);
- Dünya çapında dini/felsefi sistemlerin ve Devletlerin oluşumu ve etkileşimi.
Bu çalışmanın sonunda, her bir “döngü hit noktasında” gerçekleşen olayları ayrıntılandıran Smelyakov’un çalışmasındaki Tablo 10 dan alınan bu kategorilerin bütünleştirilmesini göreceğiz. Büyük öğretmenlerin, filozofların ve bilimadamlarının gelişi, yeni dinlerin ve felsefi sistemlerin oluşumu ve etkileşimi ile görülen, nüfus üzerine ve insanlığın spiritüel bilinçliliğinin niteliği üzerine etkileri olan felaketsel değişimlerin bir kombinasyonuna sahip olduğumuzu görebiliriz. Böylece, spiritüel bilinçliliğe gösterilebilir bağlantıları olan bir döngünün, yakın geleceğimizde, en büyük enerjisel yoğunlukta bir “Omega Noktası”na yakınsadığı görüldüğü zaman, bu olayın insan bilinçliliğinde büyük bir değişime karşılık geleceğinin zorlayıcı kanıtı olur. O zaman, bunun bir çok spiritüel geleneklerden gelen çeşitli Yükseliş kehanetlerinin harfi harfine gerçekleşmesi olduğu ortaya çıkar.
DEMOGRAFİKLER
Tarih incelemelerinin tam bir geri planını vermek ve nüfus seviyelerinin ve kültür merkezlerinin tam bir medcezirini, göstermek için, Smelyakov Çin için nüfus [demografik] istatistiklerine odaklanır, çünkü onlar 2,000 yıldan fazladır yarıda kesilmemiş olan doğru nüfus sayımı verilerine sahipler. Gerçekte, Çin’deki en önemli demografik değişimlerin hepsinin, Maya Takviminin Auric Serileri ile belirlendiği gibi, oldukça kesin olarak “hit noktalar” etrafında kümelendiğini keşfetti. Auric döngü gelişiminde görüldüğü gibi uygarlığın toplam aşamaları şunları kapsar:
1- Uygarlığın merkezlerinin devam ettirilen yoğunlaşma süreçleri
2 - Yukardaki merkezlerin bazılarındaki yeni kültürlerin kurulmasının göreceli kısa periyotları
3 - “Ebeveyn”lerden ayrılan yeni kültürlerin serpilmesi ve genişlemesi
4 – “Ebeveyn” uygarlıkların hızlı ve beklenmedik bozulması ve zayıflaması veya ortadan kaybolması
Bu etkiler daha önceden iyi – tespit edildiği için, bundan sonraki birkaç yılda sosyo – ekonomik arenalarda “bir çok küresel sürprizler”i bekleyebiliriz. 2003 ve 2008 de ekstrem değişimin iki “çatallanma (iki kola ayrılma) noktası, gezegensel hareketin daha bölgesel döngülerinin incelenmesinden ve Çin’deki en önemli nüfus değişimlerinin istatistiksel olarak tahmin edilen zamanlamasından oluşturulmuştur. Şüphe yok ki, dramatik değişimler Smelyakov’un 1999 daki çalışmasının yayınlanmasından bu yana görüş alanına girmiştir. Onun döngü tahminlerinin doğruluğu Aralık 2000’de, 11 Eylül 2001 tarihini insanlık için “aşırı derecede tehlikeli” bir zaman olarak doğru şekilde belirlediği gerçeği ile daha da güçlendi, ( 16 Eylül tarihini belirtmişti, bu on günlük bir zaman penceresidir), bu 11 Eylül tarihini uçak veya diğer kazalar, ekonomik çöküşler ve savaş ile ilişkilendirmişti. ABD; İsrail ve Afganistanı kapsayan soruna dahil olan uluslar bile, bu kehanete eklenmişti, bundan Mountain Astrologer dergisinde bahsedilmişti.
DEPREMLER
Smelyakov ayrıca Maya takviminin Auric Zaman serileri ve büyük depremler arasındaki ilişkiyi gösterir. 20 nci yüzyıldan önce, ölçüm için Richter ölçeği yoktu ve depremin büyüklüğü sadece ölü sayısı ile ilişkilendirilirdi. Rusya ulusal Deprem Bilgi Merkezi MS 856 dan bugüne kadar olan 21 adet en yıkıcı depremi listeledi ve bu depremlerin hepsi “döngü hit noktaları”ndan biri esnasında gerçekleşti. Daha fazlası, döngünün “içeriye doğru kıvrılan” doğası toplam 21 depremden 9 unun 20 nci yüzyılda gerçekleştiği gerçeği ile görülmektedir. Bu, deprem tahmin ve analizi geleneksel yöntemlerinin terk edilmesi ve daha birleşik “eterik” bakışın göz önüne alınması gerektiğini kuvvetle ileri sürer.
SONUÇ
Dr. Smelyakov ve arkadaşlarının çalışması, doğru anlaşıldığında, Maya Takviminin zamanın lineer bir döngüsü olarak görülmediğini, ayrıca phi üzerine dayanan zamanın üssel “içeriye doğru kıvrılan” döngüsü için odak noktası olarak görüldüğünü gösterir. Araştırmalarımıza dayanarak, bu döngünün, Galaksideki kademeli olarak artan yüksek eterik titreşim alanlarına ilerleyişimizi tasvir ettiğini hissediyoruz. Uzayın “sıfır – noktası enerjisinin” titreşiminin arttığı yeni bir katmana her girişimizde, direkt, dramatik fiziksel etkiler olur.
Bu döngü Dünyadaki en son üç geomanyetik kutup değişimine direkt olarak neden oldu. Dünyadaki hemen her dini öğreti döngü noktalarının biri sırasında ortaya çıktı, bunlar Krishna, Vyasa, Zoroaster, Gautama Buddha, Fu-Si, Lao-Tzu, Konfüçyüs, Pisagor, Plato ve Hristiyanlığı kapsıyor. Hemen hemen tüm bilinen kadim uygarlıklar bu zamanlarda takvimler yarattılar, Çin, Hindistan, İran, Babil, Mısır, Maya vs. ve şimdi Dr. Aleskey Dmitriev’in çalışması ile, ayrıca tüm Güneş Sisteminin gittikçe artan enerjisel yükün işaretlerini gösterdiğini gördük.
Mayaların bu döngüyü kendi Takvimlerine bu kadar açık olarak şifreleyebilmeleri son derece dikkate değerdir, takvimin bağlantıları sadece presesyonun lineer fenomenini göstermez, ayrıca “phi”ye dayanan üssel fenomeni de gösterir, bunun hem maddi planda hem de bilinçlilik arenasında açık enerjisel etkileri vardır. Bu döngünün, Dünyanın presesyona ait pozisyonunun Galaksimizin merkezi ile mükemmel hizalanmada olduğu momente gittikçe artan şiddette ilerlemesi çok daha önemli ve dikkate değerdir.
Jeo – kozmik değişimin etkilerini, kültürel ve spiritüel anlamda insanlığın geniş kapsamlı gelişmesi ile birleştirerek, döngünün titreşim enerjisel hızını 2012 – 2013 “tekilliğine/eşsizliğine” üssel olarak hızlandırmaya devam ettirdiğini görüyoruz, insanın farkındalığında çok daha hızlı artışlar bekleyebiliriz, bu artış bildiğimiz şekli ile “zaman ve uzayın çöktüğü” süreksiz (fasılalı) mega – olaya götürüyor. Bu değişimden korkmak için bir neden olmadığına inanıyoruz, ilerlemekte olduğumuz şey, madde, enerji ve bilinçliliğin temel karakteristiklerindeki değişimdir.
Bu enerjisel değişimler ve Dünya üzerindeki yaşamın tekamülü arasında bir bağlantı vardır. Dr. Vladimir Poponin, Dr. Glen Rein ve diğerlerinin çalışması, DNA mızın gerçekte, şimdi etrafımızda olan uzay – zamanın “titreşimlerinin” yakın karakteristikleri olarak görülen enerjisel bir alan etkisi” olduğunu gösteriyor. Bu dışsal enerjisel değişimler gerçekleşirken, yaşamda da değişimler oluyor – ve bu enerji artışları kritik bir eşiğe ulaştığında, maddenin daha yüksek “titreşim” veya enerji boyutuna dönüşümü olur. Bu inanılması çok zor görünse de, yüksek – yoğunluklu enerjisel alanların varlığında, insanların ortadan kaybolduğu veya görünmez olduğu ve madde üzerindeki diğer anormal etkilerin olduğu bol miktarda durumlar vardır. Bu, Bermuda ve Şeytan Üçgeninde dökümante edilenler gibi “vorteks” etkilerini içerir, ayrıca tornadolar ile ilişkili daha az bilinen anormallikler vardır.
Araştırmalarımızdan, Kadim insanların bu gelen zamanı oldukça iyi bildikleri ortaya çıkıyor, bu zamandan insanlığın Altın Çağının şafağının sökmesi olarak bahsettiler, daha önce asla hayal edilemeyen bir çağ. Gregg Braden’in söylediği gibi, hepimize kollektif bir inisiyasyonu deneyimleme fırsatı veriliyor, burada korkudan çıkma ve güvenme seçimine sahibiz. Bu kehanetler İsa’nın sözlerinde içeriliyor, “Benim bu yaptıklarımı siz de yapacaksınız, daha da büyüklerini yapacaksınız.”
EK
Aşağıdaki liste, Smelyakov ve Karpenko'nun çalışmasından Tablo 10’un tam içeriğidir, Auric Serilere dayanan Maya Takvimindeki her bir noktada kümelenmiş olan çeşitli tipteki olayların tam doğasının ayrıntısını veriyor. Daha ayrıntılı bilgi Smelyakov’un raporunda bulunabilir. Her bir paragraftan önce gördüğümüz rakamlar phi’nin harmonik rakamı ile başlar, 2 den 10 a, bunu o zamanda Çin’deki tahmini nüfus sayısı izler, o zamanlar kaç milyon insanın var olduğunu gösteren bir figür olarak temsil edildi. Üçüncü rakam, Çin nüfus sayımı verilerine dayanan, nüfusun kısa bir süre içinde anında arttığı tam noktayı gösteren yıl olarak değerdir. Dördüncü ve son rakam Auric Zaman Serileri ile hesaplanan döngü hiti için etkin tarihtir. Bazı özel zaman periyotları ve/veya bazı rakamların dahil edilmemesi, hepsi Smelyakov’un raporunda açıklanıyor ve özet olması için bu açıklamaları eklemedik.
TABLO 10 İÇERİĞİ
Table 10. Maya takvimi için Auric Döngülerin Ayrı Devirleri ve bunların Küresel Jeokozmik Fenomen, Demografik Trendler ve Bilinçlilik Gelişimi ile Eşzamanlılığı
-2 3.85 11,434 MÖ 11,446 MÖ
Son buzul çağının bitiş devresi (MÖ 12 nci binyıl) Süpernova Işıltısı; Jeomanyetik değişim (second to the last); değremlerin ve volkanik aktivitenin yoğunlaşması (MÖ XIII-XI ncü binyıllar)
Orta Asya’nın yüzeyinde değişim (MÖ 12 nci binyıl)
-1 6.22 6294 MÖ 6296 MÖ
Süpernova Işıltısı (Flaş); Jeomanyetik değişim (next to the last); çökmüş uranyum konsantrasyonunun büyümesi (MÖ 8 – 7 nci binyıllar)
Zoroaster’in doğumu (MÖ 6194 – Aristo tarafından)
Atlantis’in yıkılış devri (Platon tarafından)
“Dünyanın Yaratılış” Devri (Augustin tarafından)
0 10.07 3113 MÖ 3113 MÖ
Son jeomanyetik değişim (MÖ 3.2 – 2.9 binyıllar)
İlkbahar gündönümündeki Tam Güneş tutulması (MÖ 3306)
Kali Yuga Çağının başlangıcı (yaklaşık MÖ 3100)
Maya Takviminin başlangıcı (MÖ 3113)
Sümer uygarlığının ve Babil’in ortaya çıkışı (yaklaşık MÖ 3000): bu zamanlarda onlara yıldızların yükseliş tabloları verildi (en azından MÖ 2500 den beri), Güneş – Ay takvimini kullandılar
MÖ 3000 periyoduna kadar (MÖ 4000 den itibaren) Mempis’te Sirius’un ufki yükselişi Nil Nehrinin yıllık taşması için “tam” takvim idi.
Krishna, onun çağı ve efsanenin kaydı – MÖ 3000
Vyasa, Vedanta’nın kurucusu (yaklaşık 3100)
Fu – Si (yaklaşık MÖ 2852) ve onun varisleri Doğu Denizine kadar Çin İmparatorluğunu kurdu ve takvim düzenledi, bu takvim daha sonra izleyen yüzyıllarda daha tam olarak geliştirildi; ayrıca, Fu – Si, daha sonra Konfüçyüs zamanında I Ching’e geliştirilen trigramları keşfetti.
Yudistir (MÖ 3101 de öldü) – Indrapresht’in kurucusu, 17 nci yüzyılda Delhi’nin inşa edildiği yer.
1 16.28 1147 MÖ 1146 MÖ
Tektonik aktivitenin önemli yoğunlaşması, çökmüş uranyum konsantrasyonunun büyümesi ile aynı zamana rastlar. (yaklaşık MÖ 1200)
Maya takviminin Altın oranı (sondan başlangıca), MÖ 1155
Truva’nın Düşüşü (MÖ 1194)
Mahabbarata yaradılış çağının sonu ( MÖ 1500 – 1200)
Tibet ve Çin’in Avrupalılar tarafından keşfedilmesi
Demir Çağının başlangıcı (MÖ 1200 – 1180)
Ramses II “şanslı/şanssız” günler Takvimini oluşturdu (MÖ 1314 – 1200)
X 550 MÖ
İnisiye Ustaların ve düşünürlerin Gelişi:
Gautama Buddha (621-544 MÖ)
Tarihi Maitreya (5 nci yüzyıl MÖ), Mahatma, Gautama Buddha’nın halefi
Zoroaster (6 ncı yüzyıl MÖ)
Pisagor (570-496, veya 582-507 MÖ), İnisiye, en çok tanınan mistik filozof
Plato (427-347 MÖ), İnisiye, Hristiyanlık – öncesi çağın en büyük Avrupalı filozofu; Vedanta’nın fikirlerini ve Pisagor kavramlarını yansıttı
Herodot (doğumu yaklaşık MÖ 484), tarihçilerin en doğru olanı, Avrupa tarih biliminin kurucusu
Anaxagor (yaklaşık 500 – 428 MÖ), ünlü İyonyalı filozof; gizli pisagor kavramlarını açığa çıkaranlardan biri.
Anaximander (MÖ 610 – 546), insan varlıklarının tekamülü kavramını ileri süren ilk kişi
Lao – Tzu ( 6 ncı yüzyıl MÖ)
Konfüçyüs (551 – 479 MÖ)
Kudüs Tapınağının yıkılması, Babil İstilası (588 MÖ)
Babil’in son düşüşü (MÖ 539), en zengin ülkelerden biri idi ve bilim ve kültürün kalbiydi
Fenikelilerin Afrika etrafında ilk kez yolculuk yapmaları (MÖ 6 ncı yüzyılın ortası) ve orada Güneşin saatin ters yöndeki hareketine şaşırmışlardı.
İran Mısır takvimine benzeyen Zoroastrian takvimi oluşturdu ( MÖ 6 – 5 nci yüzyıllar)
Solon ( MÖ 640 – 560) ilk düzenli Güneş – Ay Yunan takvimini oluşturdu (MÖ 593 te), bu takvim daha sonra Meton tarafından edite edildi (MÖ 432)
Miletli Phales ( MÖ 625 – 547), Güneş tutulmasını keşfetmesiyle kaydedilen Avrupadaki ilk kişi
I Ching’in yaratılması ( MÖ 6 ncı yüzyıl) – Maya Tzolkin’in ikili yapısı (2^6 =64) ile yakından ilişkili olan Çin tarihi ve kültüründeki bir kitap..
(Y) 2 26.35 69 MS (56) 71 MS
Hristiyanlığın ortaya çıkışı; Hristiyanlara yapılan ilk eziyet
Havari Paul
Çin’de Budizm (65); Batıya büyük Çin hareketi
Dünya çapında Yahudi katliamı (65)
Kudüs Tapınağının yıkılması (70)
Vezüv yanardağının patlaması (79)
Hun’ların göçü; Avrasya’daki insanların Büyük göçünün başlangıcı
Sak çağı (78) – 1957’de resmen kabul edilen ulusal Yerli takvimindeki günlerin sayımının başlangıcı
Tian’lı Apollon (doğumu MS 1 nci yüzyılın başlangıcında, yaklaşık 100 yıl yaşadı)
Simon Magus ( 1 nci yüzyıl) – Apollon’dan sonra ikinci ünlü Gnostik ve büyücü, “Büyük Tanrının Kudreti” olarak anılırdı
Claudius Ptolemaeus ( 1 nci yüzyılın sonu – 2 nci yüzyılın ortası) – Kopernik’e kadar astronomide kullanılan jeosantrik sistemin ve Almagestum’un yaratıcısı, hala astrolojide önemli rol oynayan Tetrabiblos’un yazarı
3 42.63 820 MS 823 MS
İran’da depremler 856’da (200,000 kurban) ve 893’te (150,000 kurban)
Maya İmparatorluğunun insanlarının mucizevi ortadan kayboluşu (830)
Kiev’in Rus’unun başlangıcı
(944 MS) Z (944 MS) 1035 MS
Supernova Işıltısı (1054)
Tarihi Quetzalkoatl’un doğumu (Kukulcan) (947)
Igor'un (Kiev'in ünlü dükü) Bizans’a karşı seferberliği (944),
Mahmud’un Hindistan ve Himalaya seferberliğinin başlangıcı (1001-1013)
Tibet - Çin savaşı (1015)
Moğolistan Çinlilerinkine benzer takvim oluşturdu (1027)
4 69.98 1285 MS 1287 MS
1268’de Küçük Asya’da (60,000 kurban) ve 1290 da Çin’de depremler (100,000 kurban)
Japonya’da Zen – Budizmin yayılması ( 13 ncü yüzyıl)
Moğolların Çin, Japonya, Java ve Pencab’ı işgal etmeleri (1276 – 1293)
İngiltere’de Parlamentonun kurulması (1265); Osmanlı İmparatorluğunun başlangıcı (1288), Moskova Prensliği (1276) ve Litvanya Prensliği (1293)
Musevilerin İngiltere’den, Hristiyanların Filistin’den sürülmesi (1290-1291)
Yeni Maya’nın bozulması (çöküşü)
5 111.61 1572 MS 1574 MS
Dünyada kaydedilen en korkunç deprem, Çin, 1556 ( 830,000 ölü)
Mars, Jüpiter ve Satürn’ün büyük kavuşumu sırasında Avrupada ürkütücü veba salgını (1563)
Süpernova Flaşları: 1572 de (Tycho Brahe) ve 1604’te (Kepler)
Avrupa: Rönesansın başlangıcı, kapitalizmin gelişimi, Hristiyanlığın dünyada gelişmesi ve yayılması, 15 – 16 yüzyılın büyük coğrafi keşifleri
Asya: “Hindistan’ın Süleyman’ı” olarak adlandırılan imparator Akbar’ın (1542-1605) Moğol imparatorluğunun gelişmesi
Moskova ve Litvanya Prensliklerinin gelişmesi ve krallıklara dönüşmesi (1547, 1572); Sibirya’nın Ermak tarafından zaptedilmesi (1582)
Vasi katliamı (1560), Fransa’da Protestanların yükselişi (1567), St. Bartholomew’un katledilmesi (1572), Japonya’da dini ayaklanma (1571),
Güneş merkezine bağlı olan dünya görüşünün yayılması : Kopernik (14731543), Tycho Brahe (15461601), Giordano Bruno (15481600), Galileo (1564-1642), Kepler (1571-1630)
(1718 MS) (1718 MS)
Çok yıkıcı deprem serileri : Caucasus, 1667 (80,000 kurban); Italya, 1693 (60,000); Iran, 1727 (77,000)
Potala Krizi (1717); Mançurya Hanedanı Tibet ülkesini ikinci plana attı (1720)
Rusyanın İmparatorluğa dönüşmesi (1718-1721), ilk genel nüfus sayımı
Paskalya Adasının ve heykellerinin keşfedilmesi (1722) – Lemurya’nın kalıntıları
Bilimler için fizik ve matematik temelin yaratılması : Newton (1643 – 1727)
G.W. Leibnitz (1646-1716)
6 180.60 1749 MS 1752 MS
Çok yıkıcı deprem, tsunami ve tayfun serisi: Hindistan, 1737 (300,000 ölü); Portekiz 1755 (70,000); Italya, 1783 (50,000)
Sanayi devriminin başlaması ve materyalistik bilimin gelişmesi, Avrupa’da feodalizmin ortadan kalkması ve koloni imparatorluklarının oluşumu
Ahmed – Durran’ın Hindistana baskınlarının başlaması, Moğolistan ve Çin’de ayaklanmalar (1747), Java adasında iç savaşlar (1750). Yedi Yıl savaşı, Amerika’da İngiltere – Fransa savaşları, Hindistan; İngiliz birliklerinin saldırısı (1750-1763)
Uranüs’ün keşfedilmesi (1781)
7 292.21 1859 MS 1861 MS
Materyalizm, pragmatik ideoloji ve bilimin zafer çağının başlangıcı
Helena Blavatsky (1831-1889) – Gizli Doktrin’in yayınlanması
Rusya İmparatorluğunda derebeyliğin kaldırılması (1961), Avrupa’daki son derebey,
Bir çok yerde ideolojik ve dinsel zeminde savaşlar, devrimler, ayaklanmalar (1845 – 1875)
Neptün’ün teorik tahmini ve keşfi (1846)
(1901 MS) (1901 MS)
Hem materyal hem de ideolojik kürelerde, üniter (bölünmez) bir sistem olarak dünyanın yeniden organizasyonunun sürekliliği ve hızlanma periyodunu tanımlayan Maya Takviminin 7 – aşamalı Auric yapısı içindeki son tekamül döngüsünün başlangıç dönemi (1901 – 2013)
Çok yıkıcı depremler periyodu
8 427.88 1926 MS 1929 MS
Pluto çağı – nükleer gücün gelişmesini, dünya savaşlarını ve hem materyal kürelerde hem de bilinçlilik alemlerinde dünya çapında felaketlerin sembolü
Bu döngüde Pluto gezegeninin keşfine (1930), direkt olarak yer altı (gizli) krallığının Hakimiyetinin Pluto’nun reaksiyonu eşilk ediyor: 1920 – 1935 periyodu sırasında, 1140 yıllık kayıttaki en yıkıcı 21 depremin 5 ini görüyoruz, yaklaşık 650,000 cana mal oldu. Dünya çapında ekonomik kriz, yaklaşık 50 milyon insanın ölümü ile sonuçlanan dünya savaşı görüyoruz ve dünya toplumunun nükleer savaş tehdidi ile, iki “süper güce” ideolojik bölünmesini görüyoruz.
9 765.08 1968 MS 1971 MS
Depremler : Peru, 1970 (66,000 kurban), Çin, 1976 (255,000 ten 655,000 e); İran, 1990 (50,000)
Bilinçliliğin çöküş devri, öncelikle bu, yaşamın küresel bilgisayara geçirilmesi ile görülür; ayrıca Uzayın keşfi ile görülür (diğer gezegenlere uçuş, uzay istasyonları, uzayın askerileştirilmesi). Sonra, ekolojik ve teknolojik krizleri görüyoruz ve insanın sonuçları gözleme yeteneğini aşan bilgi ve teknolojinin üssel büyümesi problemini görüyoruz; gelişmiş ülkelerde salgınlar (AIDS vs).
Doğu felsefesinin Batı’da yayılması, ve Batılı mantık ve teknolojinin Doğuda yayılması.
[1987 MS] Süpernova Işıldaması SN1987A 1987’de MS
Teknolojik, doğal ve ideolojik felaketlerin yoğunlaşması/şiddetlenmesi : Çernobil Felaketi, kimyasal ve nükleer atıkların kullanımı, atmosferin ısınması problemleri, Pasifiğin platformunda sismik/volkanik yığılma, ozon deliğinin büyümesi vs.
Komünist dünyanın yıkılması. İdeolojik ve dini temellerde dünya çağında süregiden politik ve askeri çekişmeler
10 1238.05 1994 MS 1997 MS
Nüfus “patlaması” ve küresel (doğal, sosyal ve teknolojik) felaketlerin geriplanında “yeni dünya düzeni”nin kurulması, bunların gelişmesi Satürn’ün Boğa burcuna girişi ile şiddetlendi (1 Mart 199)
24 Mart 1999’da Hale – Bopp kuyruklu yıldızı zaman odağında, Avrupada benzeri görülmemiş askeri eylem başlıyor, bu önceden Arnavutluk (1997) ve Kosova’daki (1998) askeri çatışmalar ve ayaklanmalar ile tezahür etmişti.
[Not: Dr. Smelyakov'un en ciddi Hale – Bopp zaman odaklarından birinin 16 Eylül 2001, +/- 5 gün için olmasını işaret etmek önemlidir. Bu veri 2000 kışında The Mountain Astrologer dergisinde yayınlandı. Smelyakov bu periyodu, bir seri aşırı doğa olayları ile ilişkilendirdi ve buna dahil olacak olan ülkelerin ABD, Balkanlar, Orta Avrupa, Moskova, Hindistan, İsrail, Japonya ve Afganistan olacağını öne sürdü. Zihinsel çatışmalarda, politik sorunlarda ve askeri operasyonlarda dikkat çekici sıçramalar olacağını belirtti. Smelyakov’un bahsettiği sıçramalar, hava ve uzay kazaları, yangınlar ve diğer teknoloji ile ilgili felaketler olarak görüldü. Bu tahminleri 2000 yılının kışında yaptı, 16 Eylül tarihlerinin “tehlikeli” olduğunu söyledi.]
11 2003.26 2010 MS 2013 MS
Maya Takviminin sonu
(ÇEVİRİ ; Saffet Güler)