nills Discussion started by nills 14 years ago
Düşünce Fiziksel Gerçekliği Etkiler mi?"

Bu düşünce Noetik Bilim'in de başlangıcı olarak kabul edilir. Isaac Newton'un (sağda) 1687'de yayınlamış olduğu Philosophiae Naturalis Principia Mathematica'da (Doğa Felsefesinin Matematik İlkeleri) tanımlanan kanunlar günümüzün klasik dünya görüşünü ortaya koymuştu. Bu kanunlar maddeyi değiştirmeye giden yolun fiziksel olması gerektiğini ortaya koyuyordu. Ancak evrenin nasıl davranacağını hareket ve yer çekiminden yorumlamaya çalışmak 21. yüzyılın ilk yarısında kuantum fizikçilerinin maddenin içine daha yakından bakınca bakış açıları da değişmeye başladı.

Alman fizikçi Werner Heisenberg ve Danimarkalı parlak fizikçi Niels Bohr atom altı boyutun(Kuantum) farklı kurallara sahip olduğunu fark ettiklerinde bilim ve insanlık için de yeni bir anlayış başlamıştı. Bu düşünce Kopenhag Yorumu olarak bilimsel literatüre geçmiştir.

Atom altı parçacıklar (Kuarklar) birbirlerini uzaktan etkileme gücüne sahiptiler. Bir atom altı parçacığın manyetik yönelimi, birbirlerinden ne kadar uzakta olursa olsunlar, diğerini derhal etkiliyordu.

Bu gelişmelerin ışığında 30 yıl önce prestijli üniversitelerden bir grup öncü bilim adamı Kopenhag Yorumu'nun metafiziksel etkilerini ve gözlemleyen etkisini değerlendirmeye başladı. İlk çalışmalar "Yönlendirilmiş, Uzaktan Zihinsel Etki" ve "Niyet" ile ilgiliydi. Yapılan deneyler mucizevi sonuçlar vermeye başlayınca Noetik Bilim artık bilimsel formasyonu olan bir bilimdal olarak kabul edildi.

MUSTAFA KARNAS