Related discussions

elfida Discussion started by elfida 14 years ago

kendilerine acıyan, kendilerini hayatın haksızlıklarına uğramış iyi insanlar olarak görenlere, başlarına gelenleri hak etmediklerini düşünenlere merhamet et. böyleleri hiçbir zaman yürekten savaş veremeyeceklerdir. ve kendilerine karşı acımasız davranıp dünyanın adaletsizliğinden kendilerini sorumlu tutanlara ve yaptıkları işlerde yalnızca kötülük görenlere de merhamet et. çünkü böylelerinin hepsi de, senin, "ama başınızdaki saçlar bile sayılıdır", diyen yasandan habersiz.

uzun iş saatleri boyunca emredenlere ve hizmet edenlere ve bir pazar tatili karşılığında kendilerini feda edip sonunda gidilecek hiçbir yer olmadığını, bütün yolların kapalı olduğunu görenlere merhamet et. ama aynı zamanda, kendi çabalarını yüceltenlere ve kendi çılgınlıklarının sınırlarını aşabilenlere, ama sonunda kendikardeşlerince borçlu çıkarılan ya da çarmıha gerilenlere de merhamet et. çünkü böylelerinin hepsi de , senin, "öyleyse yılan kadar akıllı, güvercin kadar zararsız ol!" diyen yasandan habersiz.

dünyayı fethedebilen, ama kendi içlerindeki yürekten savaşa asla katılmayanlara merhamet et. ama aynı zamanda, kendi içlerindeki yürekten savaşı kazanıp da dünyayı fethedemedikleri için kendilerini hayatın sokakları ve barlarında bulanlara da yardım et. çünkü böylelerinin hepsi de, senin, "kim sözlerime kulak verirse, onu; evini sağlam kaya üstüne kuran akıllı bir adama benzeteceğim", diyen yasandan habersiz.

tıkabasa yiyen, kırba gibi içen, ama tokluklarında mutsuz ve yalnız olanlara merhamet et. ama oruç tutarak ve kendilerine yasaklar koyup gem vurarak kendilerini aziz mertebesinde gören, sokaklarda senin adını vaaz edenlere daha fazla merhamet et. çünkü böylelerinin hepsi de senin, "eğer kendi kendimin tanığıysam, tanıklığım geçerli değildir", diyen yasandan habersiz.

kendilerini sevginin ipek sargılarına sarıp da kendilerini başkalarının efendisi sananlara ve kıskançlıklara kapılıp kendilerini zehirleyenlere ve aşkın ve herşeyin rüzgar gibi yön değiştirdiğini göremedikleri için kendilerine eza edenlere merhamet et. ama sevmekten ölümüne korkanlara ve hiç bilmedikleri daha yüce bir sevgi adına sevgiyi reddedenlere daha fazla merhamet et. çünkü böylelerinin hepsi de senin, "benim verdiğim sudan içenler bir daha hiç susamayacaklar", diyen yasandan habersiz.

gözleri kendilerinden başka kimseyi görmeyenlere ve caddelerden limuzinleriyle geçerlerken insanları birer süprüntü olarak görenlere ve kendilerini çatı katlarındaki klimalı ofislerine kapatıp güçlerinin yalnızlığında sessizce acı çekenlere merhamet et. ama herkes için her şeyi yapabileceklere ve hayırsever olanlara ve kötülüğü yalnızca sevgiyle alt etmeye çabalayanlara daha fazla yardım et. çünkü böylelerinin hepsi de senin, "kılıcı olmayan, giysisini satsın, bir kılıç alsın" diyen yasandan habersiz.

tanrım, vaat ettiğin kılıcı arayan ve eline almaya cesaret eden bizlere, dünyanın dört bir yanına dağılmış mübarek ve günahkar kullarına yardım et. çünkü kendimizi bile tanımıyoruz ve çoğu zaman kendimizi giyinik sanıyoruz, oysa çıplağız; gerçekte birinin hayatını kurtardığımız zaman suç işlediğimize inanıyoruz. ve merhametinde unutma ki, kılıcı bir meleğin eliyle, bir de şeytanın eliyle tutuyoruz ve sana ihtiyacımız var. senin, "sizi para çantasız ve sandaletsiz yolladığımda, hiçbir şeyiniz eksik değildi", diyen yasana her zaman ihtiyaç duyacağız.

 

alıntı