Related discussions

pınar Discussion started by pınar 14 years ago

Nefes Meditasyonu ( Ağaç olmak )

Rahat edebileceğiniz bir yere oturun. Gözlerinizi kapatarak içe bakmaya başlayın. Burundan kısa sürede alıp ağızdan uzun sürede vereceğiniz nefeslerle tamamen gevşeyerek içsel sessizliği ve sakinliği oluşturun. Yumuşak toprağı olan bir yere belden aşağınızın girebileceği yaklaşık bir metre derinliğinde çukur kazın. Kazdığınız çukura girin, belden aşağınız toprak altında kalacak şekilde kendinizi toprağa gömün. Şimdi belden aşağınız toprağın içinde kalmış vaziyette bir ağaç olduğunuzu düşünün.

Güzel, geniş ve yüksek bir ağaçsınız.Kalın bir gövdeniz var.Gövdenizin altında toprağın 4-5 metre derinine kadar kökleriniz var. Gövdenizin üzerinde yükselen kalın dallarınızda daha ince dallara ayrılarak genişliyorlar. Dallarınızın üzerinde yeşilin hemen her tonuna sahip binlerce güzel yapraklarınız var. Pembe beyaz çiçekleriniz inanılmaz güzellikte görünüyor ve harika kokuyorlar. Ve de olgunlaşmış ve çok güzel görünen kocaman meyveleriniz var. Her biriniz değişik bir meyve ağacı oldunuz. ( Ne renkte ve hangi meyve olduğunuz daha sonra bir bilinçaltı çalışması için önemli bir veri olarak kullanılabilir )

Şimdi bütün yapraklarınızı kullanarak derin bir nefes alın. Aldığınız nefesi gövdenizden geçirerek köklerinize indirin ve toprağa bırakın. Yapraklarınızdan nefes alın, köklerinizden toprağa bırakın. Derin nefesler aldıkça yavaşça gövdenizden geçirerek toprağa bırakın. Yapraklarınızdan aldığınız nefesinizle bedeninize geçen oksijenin dallarınızdan gövdenize ve oradan da köklerinize geçerken üzerinizdeki bütün yorgun enerjiyi beraberinde toprağa taşıdığını düşünün. Köklerinizden toprağa bıraktığınız her nefesle birlikte üzerinizde biriken bütün negatif enerjiyi yere bırakarak topraklanın. Yapraklardan aldığınız nefes dallarınızdan ve gövdenizden geçerken üzerinizdeki bütün rahatsızlıkları toplayarak köklere taşıyor ve oradan da toprağa bırakıyor.

Şimdi ağacımızı büyütüyoruz. Dallarımızı yükseklere doğru uzatıyoruz. Atmosferin en üst ve oksijenin en son bulunduğu yerlere kadar yükseliyoruz. Köklerimizi de dünyanın ortalarına lavların ve ateşin bulunduğu yüksek ısı ortamına kadar indiriyoruz. Dallarımızın en üstünde yer alan yapraklarla en temiz oksijeni içimize çekiyor, dallarımızdan ve gövdemizden geçirerek köklerimiz vasıtasıyla dünyanın ortalarına kadar taşıyoruz. Her aldığımız nefesle gelen tertemiz hava bizi yeniden yapılandırıyor. Bütün eksiklerimizi onarıyor. Gerçek anlamda şifalandırıyor. Şimdi atmosferin en üst bölgesinden aldığımız oksijeni bütün vücudumuzu şifalandıracak şekilde içimize çekiyoruz. Her hücre ihtiyacı olan taze enerjiyi alıyor ve kullanılmış eski enerjisini bırakıyor. Dallarımızdan, gövdemize, gövdemizden köklerimize geçen oksijen üzerimizden topladığı bütün eski duygu ve düşünceyi , zihnimizde ki bütün çöpleri dünyanın ortalarına kadar uzanmış köklerimiz üzerinden ateşe götürüyor. Eskiye ait ne varsa ateşte yanıyorlar. Eskiye ait artık bize hizmet etmeyen kavramlardan temizlenerek arındıkça hızla enerjimiz yükseliyor. Ağırlıklarımız üstümüzden kalkıyor ve hafifliyoruz. Nefes alış verişimiz daha kaliteli hale geliyor. Açığa çıkan bütün korku ve endişeleri nefesimizle birlikte köklerimize kadar taşıyor ve dünyanın merkezindeki ateşte tamamen yanmalarını sağlıyoruz.

Artık yeteri kadar temizlendikten ve arındıktan sonra tekrar normal ağaç boyutlarımıza dönüyoruz. Dallarımızı beş metre yüksekliğe, köklerimizi de beş metre derinliğe çekiyoruz. Tekrar güçlü gövdemizin üzerinde genişlemiş dallarımızı ve onun üzerinde bulunan yemyeşil yapraklarımızı fark ediyoruz. Pembe beyaz görünen çiçeklerimizi ve harika tadı olan meyvelerimizi de fark ettikten sonra, yapraklarımızdan nefes almaya köklerimizden nefes vermeye devam ediyoruz. Her nefes aldığımızda yeni enerji ile yıkanarak temizlendiğimizi , her nefes verdiğimizde eski enerjiyi topraklayarak arındığımızı hissediyoruz. Nefes alın, nefes verin. Her nefeste yeniden yapılandığınızı değiştiğinizi ve geliştiğinizi hissedin. Yapraklardan nefes alın, köklerinizden toprağa verin.

Yeterince arınarak güçlendiğinizi hissettiğinizde yeniden insan vücudumuza geri dönüyoruz. Yarı belimize kadar gömüldüğümüz topraktan çıkıyor ve kazdığımız çukuru kapatıyoruz. Gözlerinizi açmadan önce Ne kadar güçlendiğinizin ve yenilendiğinizin farkına vararak yavaşça gözlerimizi açıyoruz.

Bu meditasyonu daha önce teybe alıp daha sonra dinleyerek, ya da bir başka birine okutarak, mümkünse sırt üstü yattığınız bir pozisyonda gözleriniz mutlaka kapalı olarak ( ışık gelmeyecek şekilde ) uygulamalısınız.

mustafa kartal

Replies
yaşar
yaşar teşekkürler bu bilgileri paylaştığınız için 14 years ago
loader
loader
Attachment