Teorideki meditasyon gündelik yaşama indirilemediği ve orada deneyimlenemediği sürece bir illüzyon olarak kalacaktır. İşte o zaman onu dinsel alışkanlıklar ve ritüellerin yerine, bazen de onların yanına, üstelik pratikten ve gerçek değerinden yoksun, sadece teorik düzeyde bir gevezelik, sanallık ve zaman kaybı olarak yerleştirmiş olursunuz. Yani birileri öyle söyledi diye ona inanmaya devam eder, ama gerçekte onu bir türlü deneyimleyememiş olarak kalırsınız. Halbuki beklenti içinde olmak gerginlik nedenidir ve beklenti içindeki bir zihin hiçbir biçimde dinginleşemez.
Meditasyon bir bakıma bilincin etrafındaki duvarların aşılması, sislerin dağıtılmasıdır. Zihni aşabilmek, ancak onun sessiz ve etkisiz kalabilmesiyle mümkündür. Aktif haldeki zihin aşılamaz; ve zihin ne kadar aktifse o kadar güçlü ve etkilidir.
Meditasyon zihnin ötesinde varolabilen, ondan çok daha büyük birşeydir. O nedenledir ki sözlere dökülmesi hayli zordur, deneyimlenmeksizin anlatılabilmesi olanaksızdır. O varoluşla bağlantımızdır, bilmeyen ve deneyimleyemeyen nasıl anlatabilsin ki? O nedenledir ki onun yerine ve onun adını kullanarak sürekli ya konsantre olma’yı ya da derin düşünme’yi anlatıp durmaktalar...
Sonuç olarak; herhangi bir zihinsel eylemle meditasyon denilen ‘hâl’e erişilemese de, o yola girebilmek için işe tabii ki zihinle başlanmalıdır. Yani zihin öyle etrafından dolaşılabilecek birşey değildir. Aksine önce onunla temas edilecek; yapısı, özellikleri, nitelikleri doğru irdelenecek ve onunla birlikte oluşabilen hâfıza dahil, tüm ‘toplama’ ve ‘sentetik unsurlar’ aşılarak bilincin alanına girilecektir. Aksi halde o meditatif hâl’e erişebilmek mümkün olamaz.
Meditasyonda sadece yolları ve seçenekleri göstermek doğru ve yeterli olup kimseye bir meditasyon modeli ve yöntemi dayatılmamalıdır. Tek tip ve herkes tarafından benimsenmesi istenen bir meditasyon biçimi olamaz; hiçbir gerçek usta da öylesi bir yöntemi dayatamaz, dayatmamalıdır; dayatansa zaten usta değildir. Örneğin omurganızı yoran, başağrısı veya uyku getiren, dizlerinizi ve eklemlerinizi zorlayarak size yeni sorunlar çıkaran, dikkatinizi dağıtan, kitaplardaki zoraki başlangıç egzersizleri ve uygulamaları sizin zaten o yolda ilerlemenize engel olacaktır.
Meditasyon, içimizdeki o sınırları olmayan potansiyelin harekete geçirilmesidir. Tek başına bir sorun çözme yöntemi değildir; ama sizi sorunların çözülmesine uygun ortama eriştirir. Bir karar verme işlemi değildir, ama sizi doğru kararlar vereceğiniz duruma hazırlar. Yani meditasyon, sanıldığının aksine pasif değil aktif, varoluşla uyumlu ve dinamik bir süreçtir. O nedenledir ki modern insanın çağdaş yaşamına uygun yeni, daha aktif ve dinamik olan ‘meditasyona başlangıç’ yöntemleri geliştirilebilmiştir. Her tür iyilik ve şifa, evrensel bilincin, nedenselliğin ve diyalektiğin sonucu, ayrıca karmamızın ürünü olarak meydana gelecek; gücü ve etkisi oranında artacak ve yayılacaktır. Bu yolda değişim ve tekâmül arzusu, başlangıç için önemlidir, aynı zamanda olumlu iradenin yansımasıdır. Ancak sonrasında, her şey zamanı geldiğinde ve tedricen gerçekleşecektir. Çünkü artık ‘yol’da yürümeye başlamışsınızdır ve önemli olan da budur. Kaldı ki aslında meditatif bir sürece girmeden feng shui’yi, reiki’yi veya tai c’hi’yi... de doğru uygulayamazsınız. O nedenle meditasyona yardımcı olmak üzere önerebileceğimiz diğer fiziksel egzersizler yürüyüş, aletsiz aerobik, cimnastik, yüzme, tai c’hi, bazı savunma sporları, masaj... ve temel olarak da kuşkusuz, her zaman yoga’dır.
Bütün meditatif yollar, ‘kendini bilme’ için uygun ve etkili çözümler olabilir. Çünkü gerçek bizdedir, o gerçeği zihnin karartmasından kurtarabilmek de elimizdedir.
Teorideki meditasyon gündelik yaşama indirilemediği ve orada deneyimlenemediği sürece bir illüzyon olarak kalacaktır. İşte o zaman onu dinsel alışkanlıklar ve ritüellerin yerine, bazen de onların yanına, üstelik pratikten ve gerçek değerinden yoksun, sadece teorik düzeyde bir gevezelik, sanallık ve zaman kaybı olarak yerleştirmiş olursunuz. Yani birileri öyle söyledi diye ona inanmaya devam eder, ama gerçekte onu bir türlü deneyimleyememiş olarak kalırsınız. Halbuki beklenti içinde olmak gerginlik nedenidir ve beklenti içindeki bir zihin hiçbir biçimde dinginleşemez.
Meditasyon bir bakıma bilincin etrafındaki duvarların aşılması, sislerin dağıtılmasıdır. Zihni aşabilmek, ancak onun sessiz ve etkisiz kalabilmesiyle mümkündür. Aktif haldeki zihin aşılamaz; ve zihin ne kadar aktifse o kadar güçlü ve etkilidir.
Meditasyon zihnin ötesinde varolabilen, ondan çok daha büyük birşeydir. O nedenledir ki sözlere dökülmesi hayli zordur, deneyimlenmeksizin anlatılabilmesi olanaksızdır. O varoluşla bağlantımızdır, bilmeyen ve deneyimleyemeyen nasıl anlatabilsin ki? O nedenledir ki onun yerine ve onun adını kullanarak sürekli ya konsantre olma’yı ya da derin düşünme’yi anlatıp durmaktalar...
Sonuç olarak; herhangi bir zihinsel eylemle meditasyon denilen ‘hâl’e erişilemese de, o yola girebilmek için işe tabii ki zihinle başlanmalıdır. Yani zihin öyle etrafından dolaşılabilecek birşey değildir. Aksine önce onunla temas edilecek; yapısı, özellikleri, nitelikleri doğru irdelenecek ve onunla birlikte oluşabilen hâfıza dahil, tüm ‘toplama’ ve ‘sentetik unsurlar’ aşılarak bilincin alanına girilecektir. Aksi halde o meditatif hâl’e erişebilmek mümkün olamaz.
Meditasyonda sadece yolları ve seçenekleri göstermek doğru ve yeterli olup kimseye bir meditasyon modeli ve yöntemi dayatılmamalıdır. Tek tip ve herkes tarafından benimsenmesi istenen bir meditasyon biçimi olamaz; hiçbir gerçek usta da öylesi bir yöntemi dayatamaz, dayatmamalıdır; dayatansa zaten usta değildir. Örneğin omurganızı yoran, başağrısı veya uyku getiren, dizlerinizi ve eklemlerinizi zorlayarak size yeni sorunlar çıkaran, dikkatinizi dağıtan, kitaplardaki zoraki başlangıç egzersizleri ve uygulamaları sizin zaten o yolda ilerlemenize engel olacaktır.
Meditasyon, içimizdeki o sınırları olmayan potansiyelin harekete geçirilmesidir. Tek başına bir sorun çözme yöntemi değildir; ama sizi sorunların çözülmesine uygun ortama eriştirir. Bir karar verme işlemi değildir, ama sizi doğru kararlar vereceğiniz duruma hazırlar. Yani meditasyon, sanıldığının aksine pasif değil aktif, varoluşla uyumlu ve dinamik bir süreçtir. O nedenledir ki modern insanın çağdaş yaşamına uygun yeni, daha aktif ve dinamik olan ‘meditasyona başlangıç’ yöntemleri geliştirilebilmiştir. Her tür iyilik ve şifa, evrensel bilincin, nedenselliğin ve diyalektiğin sonucu, ayrıca karmamızın ürünü olarak meydana gelecek; gücü ve etkisi oranında artacak ve yayılacaktır. Bu yolda değişim ve tekâmül arzusu, başlangıç için önemlidir, aynı zamanda olumlu iradenin yansımasıdır. Ancak sonrasında, her şey zamanı geldiğinde ve tedricen gerçekleşecektir. Çünkü artık ‘yol’da yürümeye başlamışsınızdır ve önemli olan da budur. Kaldı ki aslında meditatif bir sürece girmeden feng shui’yi, reiki’yi veya tai c’hi’yi... de doğru uygulayamazsınız. O nedenle meditasyona yardımcı olmak üzere önerebileceğimiz diğer fiziksel egzersizler yürüyüş, aletsiz aerobik, cimnastik, yüzme, tai c’hi, bazı savunma sporları, masaj... ve temel olarak da kuşkusuz, her zaman yoga’dır.
Bütün meditatif yollar, ‘kendini bilme’ için uygun ve etkili çözümler olabilir. Çünkü gerçek bizdedir, o gerçeği zihnin karartmasından kurtarabilmek de elimizdedir.