pınar Discussion started by pınar 14 years ago
Şimdi, aniden, bazı şeyler geceleyin bir duvara çarpar ve siz ve çevrenizdeki diğerleri otomatikman onun ürkütücü, korku verici olduğunu düşünürsünüz.Fakat, belki de o sadece bir enerjidir? Belki de o, bizim daha önce tartışmadığımız bir enerji sisteminin bir parçasıdır, ki orada dramatik anlar, bir enerji damgası gibi bir alan içine basılmıştır.Büyük Patlama, kendi üzerine, üzerine kayıt yapan bir teyp gibi orada yerleşir.O bir dramaca, bir heyecanlı olaylar zincirince yaratılan bir enerjidir, ancak o, kendi yaşam doluluğu olarak ya da tek ve bağımsız bir varlık gibi görünür, görünmezmi? Onu deneyimleyebilir ve o yolu hissedebilirdiniz, fakat farkına varın ki o üst üste aynı şeyleri yapar.O, ölçülebilen ve deneyimlenebilen gerçek bir enerjidir...ancak o kötü değildir ve onun bir zekası yok değildir.O basitçe bir enerji ortaklığını tekrar ediyor ve o, Dünya üzerine damgalanmış bir İnsan deneyimi sisteminin bir parçasıdır.

Şimdi o sizden ne yapmanızı rica ediyor? Onu temizleyin! Bunu daha önce size söyledik, çünki sizin enerji izniniz, karanlıktan daha güçlü bir aydınlık niteliğine sahiptir.Işık aktiftir ve karanlık ise pasiftir.İşte bu nedenle, şayet karanlık bir odanız var ve kapıyı açarsanız, karanlık dışarı sızmaz! Bunun yerine siz, bir el feneri edinin ve o ışıkla orada var olamayacağı için karanlık ortadan yok olsun, anlıyormusunuz? Işığın yokluğu olarak tanımlandığı için karanlık bir maddeye sahip değildir.Bu nedenle, eğer uygunsuz olarak damgalanmış bir yerde duyumsadığınız bir enerjiye ulaştığınızda ışıklarınızı yakarsanız o enerji uzaklaşacaktır! O olabildiği kadar basittir.Onu ifade edebilirsiniz.Enerjiye, “Daha fazla bir amacınız olmadığı için, Drama enerjisi gitmiştir.İzin verin orada bu yerde ışık olsun” diye söyleyebilirsiniz.Bu sizi bir Şeytan yapmaz! Bu sizi bir Enerji İşçisi yapar.Bir enerjiyi yönetiyorsunuz, şeytan olan bir varlığı değil.
Artık içine gerçeği yerleştirdiğiniz kutuyu genişletmenin zamanıdır.Belkide o onu eleme zamanıdır? İnsan algısı, şeytanın gücü ve Tanrının görkemi olarak neyin isimlendirildiğini yaratır.Onların her ikisi de yalnızca İnsan Enerjisi algılamalarıdır.Size, bizim algımızın ne olduğunu anlatayım, ki bu, sizin her birinizin ve hepinizin yaşamınızda, kendi çevrenizdeki enerjileri kontrol etmek için olağanüstü bir potansiyeli taşıdığınızdır.Bunlardan korkmayın.Uygun olmayan bazı şeylerle karşılaşırsanız onları temizleyin! Mükemmel bazı şeylerle karşılaşırsanız da onları kendi gücünüz olarak kabul edin. Sonrasında ise gelecek adım için ileri yürüyün. Ne söylediğimi işitiyormusunuz? Evrimleşiyorsunuz, ve zaman değişimin algılanmak zorunda olduğu bir zamandır, değilmi? Kontrolünüz altında ve sizin uzayınızın bir parçası şeyler olan bu enerjileri anlayın.

Tanrı korkusu

İnsanlık ısrarla Tanrıyı korkunun bir kutusu içine koyuyor.İnsanlık Tanrıdan korkuyor, yoksa korkmuyormu? O, Tanrının çok büyük ve İnsanın küçük görünmesinin nedenidir.İnsan algısına dair konuşalım.İnsan, İnsan niteliğini Kutsallık üzerine yamamak ister.O hepinizin yaptığı bir kıyaslamadır, işte bu nedenle, kutsal herşeyi İnsana uygularsınız.
Perdeyi geçmek için bir adım attığınızda, sizin tarihsel algınız içinde, İnsanlar bir çekişme bulmak ister.Sonuçta bir savaş bulacaksınız.Meleklerle melekleri kavga ederken bulacaksınız.O sizin Mitolojinizdir, değilmidir? Ve bunda siz, bütünüyle ve tamamen Tanrı üzerine yapıştırmış olduğunuz İnsan niteliklerini bulacaksınız.Kıskançlık ve intikamı, ödül ve cezayı bulacaksınız.

Sevgililer, gerçekten bütün bunların, benim bulunduğum perdenin diğer tarafında mevcut olmadığını anlatmak zorundamıyım? Ben size, perdenin benim tarafımda ne olduğunu anlatmak istiyorum.o, renk ve ışık içinde bir mesajı işaret eden bir muhteşemliğin gök kuşağıdır.Orada çekişme yoktur. Yaratıcı enerjide çekişme yoktur.Yargılama olmadığı için burada ceza ve ödül de yoktur.Yargı, koşulsuz sevgiye izin vermeyen İnsan bilincinin bir zorlamasıdır.Burada sadece sevgi yaratan bir enerji vardır. Siz, bu yaratıcı enerji ailesinin bir parçasısınız.Siz bunu ve, Tanrıya yapıştırdığınız bütün bu şeylerin İnsan nitelikleri olduğu bilgeliğine sahip olduğunuzu bilmek zorundasınız.Perdenin diğer tarafındaki gerçekliğin sevecenliği, üç boyutluluk içinde kendiniz için yarattığınız gerçeklik hapishanesinden çok çok farklıdır.Henüz ona ve onun nasıl olduğu düşüncesine sahip değilsiniz.Zaman, bu algının içine girme zamanı ve,Yaratıcı Enerjinin sizin anlayıp kavrama yeteneğinizin ötesinde olduğunu görme ve bunu idrak etme zamanıdır.

Yüzyıllardır, geçmişte Tanrının neye benzediği kutusunu düşünmeye muktedir olmadınız.Şimdi, cennette savaşlarla Tanrı benzeri bir İnsan yaratıyorsunuz, melek çekişmesi, şeyler şeytanı açıklayacaktı, düşmüş melekler, inci gibi geçitler, bir sürü liste ve olmayanlar, ve bir çok kural hala eski yüzyılların kültürü üzerine temellendiriliyor.Altın bir cadde yaratıyorsunuz ve hatta (kuşkusuz) adamlar için bir ödül olarak cinsel zevkler bile ve bütün İnsanlığın görüş açısı Tanrı üzerine yamandı.Ben size onun bundan çok daha farklı olduğunu anlatmak istiyorum.Ben size onu görmüş olan bu şeyleri hatırlatmak istiyorum! Ölüm deneyimi yaşamış birilerine neden sormuyorsunuz?

Bir İnsan ölüme çok yaklaştığında, onlar perdeye de yaklaşırlar, hem de çok yaklaşırlar.Yaratıcının enerjisine hiç olmadığı kadar yaklaşırlar ve şimdi ancak onunla temas ederler.Kalpleri durup nefesleri gittiğinde, bilimce yaşamları geri getirilmeden önce onlar, bir an için Tanrının eline dokunmaya ulaşırlar.Onlar muhteşem olarak neyi gördü! Onlardan önce enerji, güzellikle, aile ile, ışık ve sevgi ile dolduruldu.Orada kavga, çekişme yoktur.Orada bir cezalandırma ya da onun herhangi bir belirtisi yoktur.Ve onlar bu deneyimden geri geldiğinde, size ne dediklerini dinleyin.O, onların yaşamını değiştirdi, değiştirmedimi? Ona dair konuşan her bir kimseyi dinleyin, onlar size şunu söylemeye devam edeceklerdir, “Ölüm ve korkunun olmadığı bazı şeyleri normal bir geçiş olarak deneyimliyorsunuz”. Korunan İnsan Varlığıdır, ki o, her ikisinide, hem doğumu hem ölümü deneyimliyor ve onu bildirmeye dair bilgisi vardır, “Oh, o çok rahatsız edici, fakat ben ondan geçeceğim, çünki daha önce onu yapmıştım”. Ölüm deneyimine çok yaklaşmış bir kişi, ölümden daha uzun bir süre korkmaz! Bu size ne anlatıyor? Onlar orada ne olduğunu gördüler ve onu kucakladılar!
Yaşlı Ruhlar, onu kaç kez yaptığınızı düşünüyormusunuz? Hepiniz bir kez daha ondan geçeceksiniz, bu odadaki her bir birey onu bir kez daha deneyimleyecek ve tekrar geri geleceksiniz! Üzgünüm! (Kryon burada güler)

Onu daha önce size söyledim.Perdenin diğer tarafında Tanrının zihnine sahipsiniz, İnsan Varlığının zihnine değil.Siz Akasik kayıtları görüyor ve kim olduğunuzu biliyorsunuz.Soyunuzu ve kim olduğunuzun amacını görüyorsunuz, ve bunu bitirmeden, tamamlamadan benim bulunduğum perdenin bu tarafında kalamıyorsunuz. Burada siz, beklediğiniz bir büyük değişimin tam ortasındasınız! O, tümüyle Gezegeni değiştirecek ve öyle ki siz geri döndüğünüzde, en sonunda, sonuç olarak bu başarıya ulaşacaksınız. Ne söylediğimi anlıyormusunuz? Bu geçiştir.Yaşlı Ruhlar, geri geldiğinizde, sonuçta bu bazı şeyleri yapabilirsiniz; o yakında olacaktır.Bazılarınız 50.000 yaşından daha fazladır! Daha uzak kalmayacaksınız.Bu değişimin sonunu kaçırmayacaksınız.Burada sizin bildiğinizden çok daha fazla algılanış vardır.

Tanrı bir Mitoloji oluyor

Eski enerjide İnsanlar, birinden bir diğerine bir çok Tanrı biçimlemesi yaparak Tanrıyı bile sınırlandırdılar.Bir tane Okyanus için, ve hatta onun çocuklarına dahi vererek bir tane de Gökyüzü için yaptılar.Tanrının nefreti, cinsel sevgisi, ödülü ve kızgınlığı vardı. Bütün Yunan Tanrıları buna sahipti. Onların Tanrıya tahsis edilmiş intikam, aldatma, düzenbazlık ve hilekarlık öyküleri vardı.Siz hiç intikamcı bir Tanrı duydunuzmu? O, korku enerjisi üzerine temellendirilmiş bir İnsan niteliğidir. Hepsinde korkudan başka hiç bir şey yoktur. Gelişiyor ve anlıyorsunuz ki Yaratıcının gerçek enerjisi içeridedir, ve Tanrıyla iletişim sağlamak anlıktır, ve kendinizedir ve bir arabulucuya bile gereksiniminiz yoktur. Daha eski bir enerjiniz olabilirdi.O, neden vuku bulduğudur.Ancak şimdi değil.