Yaradılış'da Zaman Enerjisi ve Akaşa Kavramı‏

Related discussions

nills Discussion started by nills 14 years ago

Sonu ve başı belli olamayacak ve olma­yan tüm bir varoluş içerisinde yaratılanlar, Yaradan’ın Mutlak İrade’sine uygun ve bağ­lı olarak O'nun bildiğince istemi dâhilinde Yaradılış’ın olağanüstü ahengi içerisindeki gerekli yerlerine zamansız bir andan itibaren dâhil olmuşlardır.

           Yaradılış’ın başlangıcı ve sonu yoktur. Ve bir başlangıç aramak da abestir. Yani za­man dışında bir Yaradılış söz konusudur. Fakat yaratılan her şeyle beraber bir de za­man kavramı başlar. İşte bunun için yaradı­lış, zamana bağlı değil zaman harici bir ol­gudur.

           Zaman yaratılanlara göredir, Yaradan'a göre değil. Bundandır ki yaratılanlar zaman­sız bir yaradılışı kavrayamaz ve idrak edemezler. Çünkü bizler için her hareket ve her oluşum zaman dâhilinde hüküm sürmektedir. Bu sebeple zamansız bir oluşum idrak edile­mez, anlaşılamaz.

           Yaradılışla birlikte mevcut olan temel enerjilerden biri de Zaman Enerjisi’dir. Yaratılan her antite, ilâhi işleyiş yasalarına uygun olarak zaman enerjisinden kendi ölçütlerine düşen kısmı içerirler. Onlar zaman enerjisin­den, bu içerikleri dâhilinde istifade ederler. Diğer antitelerle irtibata geçtiklerinde de bu ilişkiden doğan her unsur kendi bünyesinin gereksinimine göre zaman enerjisi ile birlik­tedir. Aynı zamanda bu enerjiden kendine uy­gun bir bölüm de taşırlar. Ve zaman enerji­sinin varlıkla ilgili bölümü varlığın, varlık sebebinin bir kısmını teşkil eder ve böylece tüm varlıklar bu kendileri ile ilgili zaman enerji skalalarını uygulama alanlarında kulla­nırlar.

           Zaman enerjisinin değişmesi söz konusu değildir. Zaman değişen akıcı bir öğe değil, oluşumda varolan bir tür enerjidir. Fakat varlıklara göre akıcı gibi gözüküp geçmiş ve ge­lecek diye nitelendirilen zaman kavramı bu var­lıkların iç ve dış dünyalarındaki değişiklikler­den ileri gelen aldatıcı görüntülerden biridir. Zaman enerjisinin kendini belirlemesi her varlık türünde ayrı ayrı olmaktadır. Her varlık kendi zaman enerji skalası dâhilinde zama­nı başka türlü algılamaktadır. Çünkü her var­lık, zaman enerjisinin belirlenmiş ve değişe­bilen belirli yoğunluklarıyla birlikte varol­muştur. Her varlık zamanı kendi iç bünyesin­de bulur ve dış âlemdeki nesnelerle simgeler. Aslında o simgelenen zaman değil, zaman e­nerjisinin o varlıktaki mevcudiyetinin bir görü­nümüdür.

           Zaman enerjisinin varoluş içerisindeki fa­aliyeti tüm yaratılanlarla mevcut ve işler du­rumda bulunan zaman enerji kanalları vasıtasıyla olmaktadır. Bu işleyiş, tüm nesnelerin, zaman enerjisi ile ilgili kanallarının, bu ener­jinin farklı yoğunluklarıyla irtibat halinde ol­masından doğmaktadır. Bu zaman enerjisi ile ilgili kanallar, nesnelerdeki tüm işleyişi bir nevi kondanse (teksif) ederek yaradılıştaki fonksiyonlarını yerine getirirler. Bu kanallara “akaşa” adı verilmektedir. Örneğin bir insan için akaşa, fizik âlemde ve varlıktaki tüm te­sirlerin çeşitli yoğunluklarına göre enerjisel olarak istif edildiği bir depodur. Fizik plânda meydana gelen her türlü hareket, faaliyet veya tesir kendi aslını oluşturanlardan biri olan zaman enerjisini etkiler. Burada kaste­dilen hareket ve faaliyet zaten zaman ener­jisine bağlı hususlardır. Bundandır ki, fizik or­tamda varlıkla ilgili oluşan her türlü hareket, olay ve tesir zaman enerjisi kanalıyla akaşaya son derece hassas ve dakik olarak kayıt edi­lir. Fizik ve psişik mekânlarımızda ortaya çıkan hareket ve tesirlerin herhangi birinin akaşa­mıza kayıt olmaması söz konusu olamaz. Çün­kü yaratılanlar zaman enerjisi ile işleyiş içer­sindedirler.

           Zaman enerji kanalı yani akaşa içerisin­deki tüm enerjetik bilgiler, bu kayıt sistemine ruhsal varlık tarafından depo edilmektedir. Çünkü ruhsal varlık yaradılış itibariyle zaman enerjisinin üzerinde bir enerjisel yapıya ve faaliyete sahip olduğundan bu olaya hâkim ve organizatör durumundadır. Her varlığın geçir­diği çeşitli bedenlenmeler ve bu doğum ölüm değişimleri sürecinde yaşadığı bütün deney­ler, gözlemler, kısaca tüm faaliyet!er zaman enerjisi kanalıyla bireysel akaşa sistemine dahil edilmektedir. Buradan anlaşıldığı üzere varlığın tüm iç ve dış faaliyetlerinin bütün enerjetik bilgileri ilgili kanallardan alınmak suretiyle ruhsal varlığın ruhi enerjisi vasıta­sıyla kendi akaşik sistemine kayıt edilmekte­dir. Bu durumda bir varlık kendi karmik def­terini kendisi tutmaktadır. Yani bir varlık ge­çireceği sonsuz evrim süreci içersinde bulun­muş olduğu düzeydeki yerini belirleyen ve bu vasatta kendisi tarafından işlenen tüm faali­yetler, ayrıca, bunların arasındaki sebep so­nuç ilişkileri ve bu ilişkilerin birbirine olan bağlılığı, bizzat kendisi tarafından bireysel akaşasında kayıt edilmektedir. Diğer bir de­ğişle bu olgu vicdanın kendi kayıtlama süre­cidir. Bu olay neticesi serbest şuura aktarılan yaşam deneyleri akaşik kayıtlamadan ötü­rü otomatik hatırlama, imaj, hâl ve türlü me­lekeler halinde ortaya çıkabilir. Ve bu tüm yetenekleri kullanabilme, yetisi ve sürdürme gücü, o varlığın bireysel yaraşırlığı ile ilişki­lidir, ilgilidir.

           Her varlığın kendine özgü şahsi zaman enerji deposu yani ferdi akaşası vardır. Her planetin de kendilerine has evrimsel süreçlerini içeren akaşik kayıt sistemleri vardır. Bir kayıt sistemi doğal ve dakik olarak o planet'­in başlangıcından son anına değin tüm geli­şim ve oluşum süreçlerini içerir. Bir planetin akaşası, onunla ilgili “Ruhsal Yönetim Planları” tarafından incelenir, araştırılır ve sürekli olaylar düzenlenerek insanların tepkisine göre, evrim sürecine daimi olarak yeni yönler ve boyutlar getirilir. Bu yönetici hiye­rarşi, o planet bünyesindeki evrim süreçlerini, ilgili planetin akaşik kayıt sistemindeki veri­lerine göre düzenleyip oluştururlar. Evrim sü­reçlerinin kontrolleri, geleceğe ait hazırlıklar, geçmişteki değişikliklerin gelecekteki sonuç­larının denetlenmeleri, varlıkların bireysel a­kaşalarının kontrolleri Ruhsal Yönetim Planları tarafından sürekli bir şekilde pla­net akaşasının denetim ve gözetim altında tu­tulması ile sağlanır.

           Planet akaşasında her bir evrim sürecinin sahipleri olan ayrı ayrı yönetici planların bu süreçlere özgü yönetim ve yöneltim enformasyonları da saklıdır. Di­ğer planetlerden, Dünyadaki varlıkları eğitmek maksadıyla, üzerlerine almış oldukları kozmik görevleri başarmak için yeryüzüne gelen bü­yük bilge varlıkların bazıları da, zaman zaman, bu planet akaşasında mevcut olan geçmişe ait tüm bilgileri denetleyip, inceleyerek yüküm­lendikleri görevleri uygulamaya başlamışlar­dır. Bu büyük Rıuhsal ve Uzaysal muktedirler, aynı zamanda o planette evrimlerini sürdüren varlıkların bireysel akaşalarını da tetkik ede­rek kendilerince yeri ve zamanı geldiğinde gerekli gördükleri varlıklarla irtibat kurarak işleyecekleri fonksiyona o planetli varlıkları da dahil ederler. Ne var ki bu varlıklarda gene kendi akaşik kayıt sistemlerinin ortaya çıkar­dığı karmik yaşam maketlerinin gereğini yaşamak için evrimleşirler.

           Varlıklar kendi akaşik kayıt sistemleri gereği hazırlayacakları ya­şam maketlerini, eğer o varlık belirli bir ol­gunluk ve evrimsel düzeye gelmişse kendisi tarafından, böyle değilse rehberleri tarafından gerçekleştirilir. Böylece her varlık kendi kar­mik kayıt sistemine vermiş olduğu şaşmaz ka­rar ve bilgileri uygulamak ve yaşamak ile ken­di evrimlerine hizmet etmiş olmakla birlikte gene kendilerinden gelen haklarına da ister istemez razı olurlar. Böylece zaman akaşasının enerjetik faaliyeti geçmişte ve halde her türlü işleyişi kozmik ölçülere bağlı ve onlar içerisindeki çeşitli sonuçları göstermesiyle birlikte, bu şaşmazlık prensibi her varlığın kendi bireysel karmik sonuçlarına hiçbir itirazda bulunmaksızın kabullenmesine etmen ve neden olur.

Tebliğ: 
“Zaman enerjisi akaşa sistemi içerisinde, zaman meksefesi tarzında derin bir faaliyet içerisinde, fakat birikmiş olarak durmaktadır. Bu bir mekân içerisinde mevcut olan, maddesel bir tabakanın, muhtelif yerlerindeki sertleşme­ler, kalınlaşmalar, şekil almalara benzer.» (Bil­geler Plânı)

Tebliğ:
«Fizik plânda vûkûbulan her türlü hare­ket, faaliyet veya tesir, kendi aslını teşkil eden zaman enerjisini daima alâkadar eder. Ve zaten fizik hareket, faaliyet; zamana bağ­lı hususlardır. Yani zaman enerjisi mukayyet­tir. Dolayısıyla fizik mekânda vûkûbulan her vak'anın, her hareketin, zaman enerjisi kana­lıyla daima meksefeye, bu kondansatöre, akaşa ismini verdiğiniz bu kozmik kitaba kay­dolması tabiidir. Ve bunun da gayet seri ve dakik bir şekilde vûkûbulduğunu da unut­mayınız. Nasıl ki kutsal kitaplarınızda, Sevabı­nızın ve günahınızın kaydedildiği zikredilmiştir. İşte bu sembolizmin bizlere göre açıkla­ması böyledir.» (Bilgeler Plânı)